– Başkentin adının vatandaşlara sorulmadan tek günde değiştirildiği bir ülkede uyandım. – İfade özgürlüğünün olmadığı bir ülkede uyandım. – İnternetin kapatıldığı bir ülkede uyandım. – Adil yargılamanın olmadığı bir ülkede uyandım. – Otuz yaşında ev alamadığım bir ülkede uyandım. – Hemen her şehrinde ekolojik felaketin olduğu bir ülkede uyandım. – Barışçı gösterilerin yasaklandığı bir ülkede uyandım. – Zeki insanların terk ettiği bir ülkede uyandım. – Kimsenin seçimlere inanmadığı bir ülkede uyandım. – Gösteri yapmanın 15 gün hapisle cezalandırıldığı bir ülkede uyandım. MEN UYANDIM SİZ UYANDINIZMI ” Bu söylem, Kazakistanda faaliyet gösteren ” UYAN KAZAKİSTAN ” isimli sivil toplum kuruluşuna ait. Her insanın haklarını masumca talep ettiği bir söylem diyebiliriz. Fakat, konuyla ilgili sağlıklı bir yargıya varabilmek için söylem ve eylemin ne kadar örtüştüğünü görmemiz gerekir. Petrol ve doğalgaza yapılan % 100 zamla, UYAN KAZAKİSTAN örgütünün başlattığı protestolar, doğalgaz 60 tengten 120 tenge çıkmıştı zam geri alınıp 60 tenge, sonrada 50 tenge düşürülerek zamlar geri alınıp hatta zam öncesinden daha aşağıya çekilip, hükumetin istifa etmesine rağmen son bulmadığı gibi dahada şiddetlenerek silahlı çatışmaya dönüp, ülkenin her tarafına yayıldı. Bu protesto eylemlerinde, söylemdeki masumiyeti destekleyen sınırın, zamların geri alınıp hükumetin istifa ettiği ana kadar olan bölge diyebiliriz. Eğerki, protestolar o noktada bitmiş olsaydı kimsenin edeceği tek laf olmazdı. Ama durmadı, yağmalar, talanlar, havalimanı ve kamu binalarının işgalleri, silahlı çatışmalar halinde devam etti. Bu durumda, söylemle eylemin örtüştüğü noktadan sonrasına yani masumiyetin kalkıp emperyalistlerin savaşının başladığı alana bakmamız gerekir. SOROS vakfının, UYAN KAZAKİSTAN oluşumunu üç buçuk milyon dolarla desteklediği çeşitli kaynaklarda yazılmaktadır. Sadece SOROS mu değil elbette, ABD çıkışlı 100 milyon doların Kazakistanda çeşitli gruplara dağıtıldığı yazılıyor. Konuya sadece başlangıç ve sonuç özelinden baktığımızda, şöyle bir çıkarım yapabiliriz. ABD nin, masum talepleri olan Kazakları organize şekilde hareket ettirerek, yapacağı eylemlere masumiyet zırhını giydirdiği, masumların olayın farkına varıp sokaklardan çekildiği andan itibaren, Kazakistandaki maaşlı elemanları vasıtası ile devam ettirdiği ABD çıkarlı eylemlerdir. Evet başlangıcını ABD yaptı fakat FİNALİNİ RUSYA oynadı. Kazakistandaki olayların başlatanıda finalini yapanıda sömürgeciler oldu. Bu fotoğrafata zahiri olarak yapabileceğimiz tek okuma, evet TURAN DEVLETİ KAZAKİSTANDA KAYBETTİ. Peki, hem kandaşımız hem dindaşımız hemde TURAN DEVLETİ nin paydaşı olan KAZAKİSTAN da sömürgeciler at koştururken TURAN DEVLETİ neredeydi. Kazakistanın kuzey sınırları 7000 km Rusyayla çevrilmiş durumda. Karayoluyla Adana İstanbul arası 1000 km olduğunu düşünürsek mesafe daha iyi anlaşılır. Yüzyıllar boyunca Rusya tarafından dinsizlik ve ırki asimilasyona maruz kaldılar. Kazakistan nüfusunun % 23 nün Rus olduğunu yani yaklaşık her 4 kişiden birinin Rus olduğunu düşündüğümüzde 11 milyonluk Kazak nüfusun bizim istediğimiz yada anladığımız manada TÜRK ve İSLAM kimliğinin henüz oluşmadığını açıkça görebiliriz. Bu sebeplede, Kazakistan ama Rus baskısıyla ama kendi iradeleri ile TURAN DEVLETİNE tamamen dışarıda olmamakla birlikte mesafeli durdular. ABD, RUSYA, ÇİN başta olmak üzere, Petrol, doğalgaz, altın, uranyum gibi zenginlikleri, bütün emperyalistlerin iştahını kabartıp uğruna savaş ettikleri Kazakistanı TURAN DEVLETİ yamyamlara bırakırmı kesinlikle hayır. Kazakistanda kaybetti fakat – Henüz Kazakistanı kaybetmedi – Kazakistanda hamle yeteneğini kaybetmedi TURAN DEVLETİ ve Kazakistanın ortak paydası TÜRK ve İSLAM kimliğidir. Bu noktadan sonra TURAN DEVLETİ Kazakistanda kaybetti nin sununa eklediğim ” mi ” ekinin anlamına bakalım. Bir miktar uzaklaşmış olmakla birlikte, özünde TÜRK ve MÜSLÜMAN olan KAZAK kardeşlerimizin, TÜRK ve İSLAM düşmanı olan RUS ve ERMENİ askerlerinin ülkelerine gelmesi, onları kendi özgün değerleri olan TÜRK ve İSLAM kimliğine koydukları mesafeleri kaldırıp daha sıkı sarılmalarına sebep olacaktır. TURAN DEVLETİ Kazakistanda kaybetti ama KAZAKİSTANI kazandı diye düşünüyorum.