Orta KuşakSAĞLIK

Neden Psikoterapi?

Ruh Sağlığı Atölyesi Kurucusu Çocuk, Ergen ve Yetişkin Psikiyatristi Dr.Atilla Birdir ve Aile ve Çift Terapisti Uzman Klinik Psikolog Ebru Özkurt Topçu, Psikiyatristin tedavideki görevi, Ne zaman psikolojik desteğe başvurulmalıdır, Psikoterapinin nasıl bir süreç olduğu hakkında önemli bilgiler verdi.  

  ”Yaşanan psikolojik problemler, kişinin içinde bulunduğu koşullara, geçmiş yaşantısına, aile ve çevre etkisi gibi faktörlere bağlı olarak çok boyutlu ele alınmalıdır” diyen Ruh Sağlığı Atölyesi kurucusu Dr.Atilla Birdir, ”Tedavi seçeneği kişiye özel planlanır. Kişiye özgü değerlendirme sonucunda farmakolojik tedavi, psikoterapi veya psikoterapi ye beraber medikal tedavi seçeneği bir arada önerilebilir. Psikolojik sıkıntılar yaşandığında çoğunlukla insanların ilk başvurusu sosyal destek ağlarıdır. Sosyal çevre desteği önemli bir kaynaktır; güven duyulan kişilerin varlığı, sorunların paylaşılabilmesi rahatlatıcı bir etkiye sahiptir. Çoğu zaman yaşanan zorluğun üstesinden gelmek için çözüm bulunmasa da birine anlatılması acıyı hafifletir. Sorunların paylaşılması, düşüncelerin ve duyguların dışa vurulmasını sağladığı için tek başına o yükü taşımaktan daha iyi gelen bir seçenektir. Güven duygusuna dayalı sosyal çevre desteği almak iyi gelen ancak her durumda yeterli olamayan bir seçenektir. Bazı problemler sadece anlatmakla değil farklı bir bakış açısı geliştirmek, yeni baş etme stratejileri edinmek gibi psikoterapi süreciyle değişebilen çözümler gerektirebilir” ifadesini kullandı.
  —Psikiyatristin tedavideki görevi
Duygudurum Bozukluklarının tanıları (Anksiyete Bozuklukları, Depresyon Bozuklukları, Takıntılı-Zorlantı Bozukluğu vb..) ruhsal muayene sonucunda psikiyatri uzmanı tarafından konduğunu vurgulayan Dr.Atilla Birdir ”Doktorunuzun görevi gerekli görmesi durumunda medikal tedaviyi yani kullanılacak ilacı , süresini, dozunu ayarlayıp olası yan etkiler konusunda bilgilendirip, danışanın ihtiyaçlarına göre belirlediği aralıklar ile muayenesini tekrarlayıp tedaviyi tamamlamaktır. Psikoterapi yöntemini uygulamak veya alanının uzmanı klinik psikologlara yönlendirmek bazı durumlarda birinci seçenek veya medikal tedaviyi tamamlayıcı yöntem olarak uygulamayı tercih edebilir” dedi.    
 —Ne zaman psikolojik desteğe başvurulmalıdır?
Ruh Sağlığı Atölyesi Psikologlarından Aile ve Çift Terapisti Uzman Klinik Psikolog Ebru Özkurt Topçu ise  Bireyin çıkmaza girdiğini düşündüğü, bildiği baş etme yöntemlerinin işe yaramadığı ve en önemlisi işlevselliğinin bozulduğu durumlarda profesyonel psikolojik desteğe başvurulması gerektiğini söyledi.Topçu, ”Uyku, iştah düzeninizin bozulması, isteksizlik, enerjinizde azalma, günlük işlerinizdeki rutinleri yerine getirememe gibi belirtiler destek alınması gerektiğinin sinyalleridir. Uyku ve iştah düzende ki değişiklikler; çok uyumak veya uykusuzluk, iştah artışı veya azalması olarak yaşanabilir. Özellikle zorluklarla kendi başına mücadele etme eğiliminde olanlar, kimseyle paylaşmadan içine atmayı tercih edenler psikolojik zorlanmalarının sinyalleri dolaylı yollardan kendini gösterir. Tekrarlayan, benzer temadaki rüyalar, sık görülen kabuslar bilinçaltındaki konuların kapanmadığını, çözülmemiş meseleler olduğuna işaret ediyor olabilir. Kronik ağrılar, göğüste sıkışıklık, titreme, çarpıntı, kaslarda gerginlik gibi sürekli hissedilen bedensel duyumlar; bastırılan duyuların, görmezden gelinen psikolojik sorunların işaretleri olabilir.Geçmişle veya bugünde olan durumlarla ilişkili zihninizden atamadığınız düşünceler ruh halinizi olumsuz etkiler. Zihninizde olan meşguliyet, bıkkınlık ve yorgunluk hissettiren anda olabilmeyi engelleyen bir durumdur. Doğrudan veya dolaylı sinyallerle psikoloji olarak iyi hissetmeme, içinden çıkmakta zorlanılan zamanlar ertelemeden-çekinmeden psikolojik desteğe başvurulmalıdır. Rahatsız eden problemlerin üstünü örtmek; sebep olabilecek etkenleri değiştirme çabası göstermiyor olmaktır. Bu doğrultuda ilaç tedavisi kolay bir çözüm yolu gibi görünmektedir. Yaygın kullanımı olmasına rağmen uzun süreli psikiyatrik ilaç kullananların en çok merak ettiği ve endişelendiği konu ilaç bağımlılığıdır. Ömür boyu ilaç kullanmak, sorunlar devam ederken değişim beklentisinde olmak ilaç tedavisine uyumu zorlaştırır. Psikiyatrik ilaçlar problemleri çözemez, yaşadığınız şikayetlerin azaltılmasına, giderilmesine yönelik bir tedavi yoludur. Problemlerin çözümü, düşünce yapısı, iletişim yöntemlerinin değişimi için psikoterapi sürecinden destek alınmalıdır. Yaşamınızda işlevselliğinizin bozulduğu durumlarda psikiyatrist takibi ile ilaç kullanımının yanı sıra uzman klinik psikolog ile psikoterapiye başvurabilirsiniz. Klinik psikolog, psikolojik rahatsızlıkların tanı ve tedavisi alanı olan Klinik Psikoloji yüksek lisansını tamamlayarak uzmanlığını almış kişidir. Klinik psikolog tarafından almış olduğu psikoterapi yöntemleri doğrultusunda kişiye ve başvuru nedenine en uygun, etkin terapi yöntemi belirlenir” şeklinde konuştu.  
 —Psikoterapi bir değişim yolculuğudur
Çocuk, Ergen ve Yetişkin Psikiyatristi Dr.Atilla Birdir sözlerini şöyle tamamladı. ”Psikoterapi; bireyin kendisini keşfetme, anlama, farkındalık geliştirmesi gibi kişisel amaçlar doğrultusunda, kişilerarası ilişkilerde çatışma çözümleri veya depresyon, kaygı bozuklukları gibi psikolojik rahatsızlıklarda başvurulan çeşitli yöntem ve tekniklerle yürütülen sistemli bir süreçtir. Kişiye özgü, değişim ve gelişim yolculuğudur. Belirli aralıklarla yürütülen psikoterapi sürecinde; psikolojik rahatsızlıkların temelini oluşturabilecek geçmiş yaşantıların izleri, düşünce yapısı, bastırılmış olan duygular üzerinde çalışılarak; yeni bir perspektif oluşturmak, farkındalığı geliştirmek ve davranış değişimleri sağlanmaktadır. Bu sürece başlamayı engelleyen, ertelenmesine neden olan en yaygın endişe; gizlilik ve güven konusunda yaşanmaktadır. İnsanların seanslarda daha önce kendilerine dahi söyleyemedikleri düşüncelerini, hiç kimseye anlatamadıklarını paylaşırlar ve bu durum hiç çok kolay değildir. Bu nedenle psikoterapi sürecine karar vermek kişi için önemli bir adımdır. Seanslarda anlatılan tüm bilgiler, terapinin en önemli ilkesi olan gizlilik gereği terapist ile danışan arasında kalacaktır. Kişinin kendini rahat hissetmesi terapisti ile kurduğu güvenli bağ iyileştirici en önemli etkenlerdendir.Psikolojik rahatsızlıkların etkin tedavisi için ideal olan; semptomların iyileştirilmesi için psikiyatristin uygun gördüğü zamanda ve kontrolünde ilaç kullanılmasının yanı sıra probleme neden olan durumlar, olaylar üzerinde düşünce-duygu farkındalığı ve başa çıkma stratejilerini arttırmayı sağlayan psikoterapi süreci ile çalışmaktır”

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Uyarı: Korumalı içerik !!

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.