10 Ağustos 2024 SEVR anlaşmasının 104. Yıldönümü idi. Hepimiz üzüldük.
30 ağustos Zafer Bayramımızın 102. Yıl dönümü idi sevindik
ABD 6 Ağustos 1945’te Hiroşima’ya, 9 Ağustos’ta da Nagazaki’ye birer atom bombası atmıştır. 6 ve 9 Ağustos 2024 Hiroşima’ya ve Nagazaki’ye atılan atom bombalarının atılış yıldönümü idi. İnsanlık adına üzüldük. Emperyalist saldırganlıkların son durağı yoktur. Sınırı Yoktur.
29 Ekime doğru gidiyoruz. Hala daha Memleketin dâhiline iktidara sahip olanlar açık bütçelere devam ederek gaflet ve dalalete devam ediyorlar. 4 Ekim 1922 de Atatürk TBMM de şu kısa konuşmayı yaparak Türk milletinin bu büyük Zaferinin derin anlam ve önemini vurgulamıştır.
29 Ekime doğru gidiyoruz. Hala daha Memleketin dâhiline iktidara sahip olanlar açık bütçelere devam ederek gaflet ve dalalete devam ediyorlar. 4 Ekim 1922 de Atatürk TBMM de şu kısa konuşmayı yaparak Türk milletinin bu büyük Zaferinin derin anlam ve önemini vurgulamıştır.
“Bu Anadolu Zaferi tarihte bir millet tarafından benimsenen bir fikrin ne kadar güçlü ve yaratıcı kuvvet olduğunun en güzel örneği olarak kalacaktır… Milletimiz çekinmeksizin övünebilir. Bu en kuvvetli, şartlarda hakkıdır. Ve ben böyle bir milletin ferdi olmaktan en büyük mutluluğu duyuyorum. Savaş alanlarında eşsiz yiğitlikler kahramanlıklar göstermiş komutanlarımızın, subaylarımızın ve erlerimizin her biri ayrı bir destan olan davranışlarını saygı ve takdirle anarım. Yiğitlik Meydanlarında Tanrı’nın rahmetine kavuşan şehitlerimizin Aziz ruhlarına hep beraber Fatihalar sunalım.( Ayakta FATİHA okundu) Er meydanlarında ölenlerin analarına babalarına üzüntülerimizi değil tebriklerimizi gönderelim. Zabit Ceridesi 4 Ekim 1922(*)
(*) Mahmut Goloğlu: Cumhuriyete Doğru: 1921-1922 T. İş Bankası Yayınları. N0:2029 Ekim 2010 İst. S.357
Açık Bütçeleri Önerenler ve TBMM den Çıkaranlar
Açık Bütçeleri yapanlar Ya cahildirler ya da gaflettedirler. Dillerimiz yöneticilerimizle ayni Türkçe değil galiba. Bazı üst görevlerde bulunan saygın hukukçularımız ya hiç hukuktan anlamıyorlar ya da kendilerine gönderilen direktiflere uygun kararlar veriyorlar Açık bütçeler Anayasamızın a dan z ye her maddesine aykırıdır. Varlığımızı temeli ve değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen ilk 4 maddesinin tümüne de aykırıdır. Çünkü:
Atatürk’e göre açık bütçelerin sonunda bağımsızlık elden gider. İsmet Paşaya göre de Türk milleti tam manasıyla iflasa sürüklenir. Danıştay’da açılan davalarımızın tümü
BUTLAN kararlarla sonuçlandı. Âdeta AKP+ MHP ikilisinin açık bütçe önerilerine ve TBMM de kabul edilerek yürürlüğe konulmasına vize verilmiştir. Açık bütçelerin “Anayasamız aykırılığı ciddi bulunmamıştır” denilmiştir. Adeta” Durmak yok açık bütçeler yoluna devam” denilmiştir. Gerekçe aynen şöyledir: 2023 Markizi bütçe kanununun teklifin in ”Anayasaya aykırılığı ciddi bulunmamıştır.”
Danıştay X. ……..Dairesi İmza Y.A. Ve 4 üyesi. Bir küçük NOKTA.
TUSİAD ve ENFLASYON
Turan “2013’te kişi başı milli gelir 12,582 dolardı. Sonra geriledi. Son 10 yılda fakirleştik. 2023 sonunda yeniden 13,000 dolar seviyesine geldik. Biliyoruz ki geride bıraktığımız 10 yılı kaybetmemiş olsaydık, bugün çok farklı bir tabloyu konuşabilirdik. Düşük enflasyon, bütçe disiplini, hiç sorunsuz finanse edilebilen bir cari açık ve stabil TL, çok daha yüksek kişi başı gelir anlamına gelecekti. Ne gelir dağılımı böylesine bozulmuş olacaktı, ne emeklinin satın alma gücü bu kadar düşmüş, ne de gençler geleceklerini yurtdışında arar hale gelmiş olacaktı. Vakit kaybettik.
Turan şu noktalara dikkat çekti:
“Enflasyonla mücadele uzun vadede işsizliğe yol açmaz; büyümeyi düşürmez. Türkiye örneği yeterlidir. Yüksek enflasyondan hiçbir ülke yarar görmedi. Yüksek enflasyon ekonomiyi de siyaseti de, toplumu da yorar, bozar; yozlaştırır. “
“İhracat artışı için TL’nin değer kaybetmesi gerekmez. Düşük verimlilikle, yüksek maliyetle yapılan üretimle rekabet gücü kazanılmaz. Dünya pazarlarında rağbet görmeyen ürünlerle ihracat artırılmaz. “
TUran Şu noktaları da dişle getirdi:
“Milletin oyuyla seçilmesi gereken pozisyonlara atama yoluyla görevlendirme yapılması, ya da seçilmiş vekillerin Meclis’te yer almaması ile milli irade korunamaz.”
“İfade özgürlüğü siyaseti kaosa sürüklemez. Farklı fikirler ayrılık değil, zenginlik getirir. Türkiye demokratik rüştünü ispat etmiş bir ülkedir. Özellikle son iki seçimin sonuçlarını düşündüğümüzde, halkın siyasi ferasetinden şüphe etmek yersizdir. ( Burada Sayın Turan 31 Mart seçimlerinde Türk milletinin AKP+MHP birlikteliğin azınlık durumuna düşürdüğünü dile getirmektedir.)
“Bilimsel bilgi ile ahlak ve değerler arasında bir karşıtlık yoktur. Bilimsel ve teknolojik ilerleme bilginin üzerine kuruludur. Bilginin öğrenilmesi değerleri zedelemez. Bilginin öğretilememesi çağın gerisine düşürür.”
- Ah benim değerli başkanım bir de Atatürk’e soralım o ne diyor deseydin ya. Ben Atatürk’e sizin adımıza sordum. Aynen şöyle diyor: Bugünkü savaşmalarımızın gayesi tam bağımsızlıktır. Bağımsızlığın bütünü ise ancak mali bağımsızlıkla mümkündür. Mali bağımsızlığın korunması için ilk şart bütçenin ekonomik bünye ile orantılı ve DENK olmasıdır.
- Milli paranın kudretini beynelmilel buhrana karşı masun bulundurmak başlıca gayemizdir
Ben TUSİAD Başkanı olsaydım bu sözlerimi şöyle bağlardım.
“Atatürk’e dönelim ( Denk bütçe + Laik eğitim düzenini kuralım) dünyaya yeniden Meydan okuyalım”
ZÜPPE NEDİR?
Züppe sözcüğü öyle ahım şahım bir hakaret sözcüğü değildir. Biraz argodur o kadar.
Google ye soralım bakalım Züppe nedir? Cevap: giyinişte, konuşma biçiminde, dilde, düşüncede toplumca gülünç ve doğala aykırı bulunan yapmacıklara ve aşırılıklara kaçan (kimse).
30 Ağustos 2024 günkü yazısında Soner Yalçın açıklıyor. Züppenin ne olduğunu. Sonunu şöyle bağlamıştır
.” Her lafı/sözü ceza hukuku konusu yapmayın artık
