KÜLTÜR SANAT

Neslihan Dağlı ile Seçkin Şiirler’de Neslihan Perşembe Kulakoğlu

Merhaba sevgili okur,

Bu haftanın şair konuğu sevgili Neslihan Perşembe Kulakoğlu, 1971 İzmir doğumlu. Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Sinema-TV-Fotoğrafçılık, Yazarlık/Araştırmacılık bölümünden 1993 yılında, Anadolu Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Halkla İlişkiler Bölümünden 2000 yılında mezun oldu.

Televizyon, reklam, yayıncılık, eğitim, basın alanında çalıştı. Dokuz Eylül Gazetesi’nde çalışması sonrası emekli oldu. Yaptığı röportajlar, yazılar ve şiirler dergilerde, gazetelerde yayınlandı, yayınlanıyor. “Zamansız Dostlar Kervanı” ve  “Özlemi Batık Gemi” adlı şiir kitapları ile çocuk romanı “Alp’in Maceraları-Dört Mağaradaki Sır” Temren Yayınları tarafından yayınlandı. “Bayramyeri-Çocukluğum” adlı anı-röportaj kitabı Heyamola Yayınları’nca yayımlandı. “Aşkın Kedi Mevsimi” adlı şiir kitabı Şey Yayınları tarafından 2023 yılında yayınlandı.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği ve Türkiye Yazarlar Sendikası üyesidir. Eşi Doktor-Yazar Hasan Kulakoğlu ile “İzimizi Kaybetmeyin” YouTube kanallarında kültür-sanat-sağlık-gezi; yaşam alanlarında video, belgesel ve yazın çalışmalarını  sürdürmektedir.

Neslihan Perşembe Kulakoğlu’nun şiir hakkında düşünceleri;

İnsanın, hayatın, toplumun izinde imgeler yaratarak, söz sanatlarından güç alıyorum. Yaşadığım ülkeye gelmiş, geçmiş, kalmış uygarlıklardan günümüze yazılan şiirler, akımlar ve tabi ki farklı ülkelerin şiir serüveni, yazacağım şiirlerin öğretmenidirler. Şiir; yıkımların, savaşların, yaşanan tüm acıların sonlanacağı, emeğin, adaletin, sevginin, aşkın döndüreceği bir dünyanın atan kalbidir.

Şairler yaşadıkça, şiirler yazıldıkça bu kalp durmaz.

**

Kayıp Şehirler

ilk önce sokak adları vuruldu

tenha düşlerin kurulduğu saatte

özgürlüğün adımları şimdi topal

kaç çocuk gözünde cevapsız soru

gömüldü ağıtlarla dağların zirvesine

taçsız kral göğü delen nice akbaba

 

bahçesiz okullarda saklanan oyunlar

toplanıp çıktılar matematik dersine

t şimdi sobada ısıtır evin erkek kedisini

pencereden çapkınca bakarken dişisine

hatırlar sokaktaki açlığını çeker perdeyi

 

kaç fabrika insansız zamansız çalışır

dijital bir hızda döner mevleviler

bu sanal tutku tutsak gölgesine

yorulan robotların organları satılır

yırtılmaz maskeler, saklanır hep yüzler

hâlâ gece uykusuz bekçilerin aşkıdır

 

korkak bir meydana cesaret veriyor

annesiz babasız nice sokak kedisi

evsiz adam yanındaki anıta inanıyor

kayıp şehirlerin anıları canlanıyor

gülümsüyor uyanan güz çiçekleri

suskun sokak lambası konuşuyor

**

Öğlenler

 

nasıl ısıttık şehri sokaklar neşelendi

güneşin tenimde elimde çimen yeşili

 

gözlerime bakarsan yediverenler açar

çatılarda süzülür saçlarımın yelkeni

 

aralamak gerek vakti nefes almalı gün

sende nefes çocuk gelişlerinin şöleni

 

bulvarlarda dutlar bülbüllerle cilveleşir

kaldırımlar görür saklandığımız gülleri

 

yokuşlarda yemeklerin fesleğen kokusu

mutluluğa döndürür küçük eller çemberi

 

yoksan içtiğim kahvelerin falında varsın

yüzün güneşli bir kentin kalabalık hali

**

Yük Gemisi

Soğuk kış gününde

sabahın atkısız insanları

en çıplak yüzleriyle

gülümsediler yelek giydirilmiş köpeğe.

 

İşe çıkan kumrular Saat Kulesi önünde

banklarda beklenen buluşmalar,

ergenci aşklar,

vapur sesiyle uyananlar

Hükümet Konağı’yla bakıştılar.

 

Yine tamirde Pasaport’taki yük gemisi

hepimizin ümitleri ağır geldi

aylardır demirli şu bizim yük gemisi.

**

Yollar

taşlar seçip dizdim

denizlerimizden

sol şeridi seçtim

dağların terinden

 

vadimizde indim

turna geçidinden

gülüşünde devrim

gövdemizde yelken

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.