Bugün Türkiye’de gerçek devrimciliğin ve milliyetçiliğin şartı ise emperyalizmin Türkiye’ye dayattığı ve işbirlikçilerine yaptırtmak istediği bu yeni anayasa adı altındaki savaş ilanını bertraf etmektir. Çünkü bu yeni anayasa adı altında girişimi olarak yapılan bugünkü şey aslında Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Türk Milletini yok etmektir. Sıfırdan bir devlet kurmak ve millet yaratmak demektir. Bu kabul edilemez.
Türk milletini ve devletini yok etmek için yapılan bu anayasa adı altındaki sinsi girişimin arkasındaki güç emperyalizmdir.
Onlar yıllardır bu konuyu Türkiye’de ki işbirlikçileri vasıtasıylan işlediler.
Şimdi Türkiye’deki çeşitli çevre, grup ve konumlardaki mikrofonlarına bunu tekrar beyan ettiriyorlar.
Bu Türklere ve TC’ne, Atatürk’e karşı savaş ilanıdır.
Buna karşı anayasadan kaynaklı bir hak olarak gerekirse silahla direnmek gerekebilir. Ve bu emperyalizm destekli olan iç düşmanı bu konudan dolayı imha etmek gerekmekteyse o da zamanı geldiğinde yapılmalıdır. Çünkü bu Türk’ün var ve yok oluş savaşıdır. Böyle durumda emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı bir direniş ve savaş Türk gelenek, töre, yasalarına ve anayasaya görede meşrudur. Ve bu tip bir direniş Türk’ün anasının ak sütü gibi her Türk’e haktır ve helaldir.
Emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin Türk’e karşı olan bu savaş ilanını Atatürk düşüncesindeki Türk Devrimcileri ve Milliyetçileri kabul etmeli ve ona göre safını belirleyip gardını almalı ve hazırlığını yapmalıdır.
Bunun için Türk devrimci ve milliyetçilerinin Milleti seferber edip millete öncülük etmesi lazımdır.
Buda kişisel, grupsal ve kitlesel anlamda dağınıklığın giderilmesi
İçin Atatürk düşüncesinde ve modelinde, Türkiye Milli Birleşik Cephesinin oluşturulması ve Türkiye Milli Kongresinin toplanmasıyla ve memleketin her zerresinde örgütlü ve seferber hareket ederek olur.
Bu konuda gayret gösterilmediği taktirde, herşey söylemde kalacak ve zamanlada inandırıcılığını yitirecek ve kül olacaktır.
Zaman dardır.
Emperyalizm ve işbirlikçileri rahat durmamakta ve bir an önce Türk milletini ve TC devletini yok etmek için harekete geçmiştir.
Bundan dolayı ve bu girişimleri bertaraf etmek için, devrimciler ve milliyetçiler, ulusal düzeyde, Türkiye Milli Birleşik Cephesinin oluşması için ilk adımı atılmalı, milli heyet oluşturmalı ve devrimciler-milliyetçiler olarak Atatürk düşüncesinde, Türkiye Cumhuriyeti kuruluş felsefesini ve modern Türk milletinin kuruluş ilkelerini ve yaşam şeklini , her türlü düşmana karşı ölümü göze alarak savunmalı ve iç ve dış düşmanı bu konuda bertaraf edecek Türkiye Milli Birleşik Cephe örgütlenmesini ve Türkiye Milli Kongre toplamayı en kısa zamanda sağlamalıdır.
Ben şahsen istenilen yurtsever neticeler alınmayacağı için bunun dışındaki insiyatiflerin kaale alınmamasını öneririyorum.
Çünkü bunun dışındaki söylem ve eylemler toparlayıcı değil dağıtıcı ve yok olucu olacaktır.
Tekrar ediyorum.
Türk Millet ve Devletinin bugünkü zor durumdan çıkışı ve yok olmaması tamamen Türkiye Milli Birleşik Cephesinin kurulması ve Türkiye Milli Kongresinin toplanmasına ve Türkiye ‘nin her yanında örgütlülüğü ve seferberliğine bağlıdır.
Ve bu konuda Vakit tamamdır!
Herzaman olduğu gibi:
Atatürk ile kalın
Cumhuriyet ile kalın
Akılla kalın
Bilimle kalın
Hoşçakalın