Rusya Araştırmaları Merkezi haberine göre, (doğrulanmamış) Çin istihbarat raporunda; Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın devrilmesi (ve Suriye’nin parçalanması) hakkında yapılan değerlendirmeler şu şekilde paylaşılmakta:
● Çin istihbaratına ait olduğu söylenen bir raporda, Suriye’de iktidarın Ebu Muhammed el-Culani’ye geçmesiyle ilgili tartışmalı detaylar ortaya çıktı.
ESAD, İÇ İHANETİN VE HIRSIN KURBANI OLDU
● Raporda yaşananların rüşvet alan ve karmaşık bir uluslararası ve bölgesel planın uygulanmasında kilit rol oynayan üst düzey Suriye ordu yetkililerinin iç ihanetinin sonucu olduğu teyit ediliyor.
● Rapora göre Halep’in düştüğü gece, Suriye ordusunun merkez komutanlığındaki subaylar, İranlı danışman komutan Bur Haşimi’yi (namıdiğer Hacı Haşim) bir konferans odasında tecrit ederek ona hakaret ettiler.
● İranlı komutanı tecrit ettikten sonra bu subaylar doğrudan muhaliflerle temasa geçtiler ve Özgür Şam Cephesi’nin hiçbir direnişle karşılaşmadan 45 dakikada ilerleyip şehri işgal etmesinin yolunu açtılar.
● Bu ihanet Halep ile sınırlı kalmadı, diğer Suriye şehirleri de benzer şekilde teslim edildi. Suriye yetkilileri Hizbullah’a sahte koordinatlar göndererek onu tuzağa düşürdü ve İsrail saldırıları sonrasında Hizbullah’a ait 100 araçlık bir konvoyun imha edilmesine yol açtı.
● Bu olayla eş zamanlı olarak ABD Hava Kuvvetleri, İsrail operasyonlarıyla eşgüdüm halinde, Suriye sınırına yakın bir noktada Irak Halk Milisleri güçlerini hedef aldı.
● İran’ın uyarılarına rağmen Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, ordusu içindeki ihanetin boyutundan habersizdi. Yakın ajanlarından, kendisini izole eden ve sahadaki durumdan habersiz tutan sahte raporlar alıyordu. Kayıplar arttıkça, Başkan Esad üstlerinin sadakatinden şüphe etmeye başladı.
KÜRESEL İSTİHBARAT DEVREDEYDİ
Rapora göre, nihai plan onu doğrudan muhaliflere teslim etmekti. Yaklaşan tehlikenin farkında olan Beşşar Esad, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den doğrudan yardım istedi.
Raporda, bu operasyonun çeşitli uluslararası istihbarat örgütleriyle koordineli olarak planlandığı ve yürütüldüğü belirtiliyor…
——-
TÜRKİYE YÖNLENDİRİLDİ Mİ?
Esad operasyonunda Türkiye’nin rolüne değinilmemiş. Halbuki Erdoğan operasyon öncesi bir kaç defa Esad’ı görüşmeye davet ederek aslında sonunun geldiği ikazını yaptığını düşünüyorum.
Son virajda Esad, eğer Erdoğan’ın davetini, uzattığı eli kabul etmiş olsaydı tablo farklı olur muydu emin değilim.
SURİYE’DE KÜRESEL GÜÇLERİN ROLÜ
Ayrıca 27 Kasım’da Moskova’da bulunan Beşar Esad’ın Putin ile görüşme yapamamış olması Esad’ın, İngiltere merkezli küresel güçler tarafından ipinin çekildiğini gösteriyordu. Esad anlamak istemedi. Esad elde ettiği gücü terk etmemek için son dakikaya kadar direndi. Çok değil bir saat daha fazla direnseydi Esad’ın sonu, Saddam’dan veya Kaddafi’den farklı olmayacaktı!!!
Peki sizce Ahmet Şara’nın yani Colani’nin sonu nasıl olacak???
———-
TÜRKMENLERİ SORMAYIN
Bu arada bu resim içinde Türkmenlerin durumunu merak eden dostlarıma seslenmek isterim: Ne olur Türkmenleri bana sormayın. Kendilerini Türk Devletlerinden sorumlu ilan edenlere sorun…
SURİYE’DE YENİ RESİM ÇİZİLİR Mİ?
Israrla sormaya devam ederseniz şunu söyleyebilirim ki, tam yetki tam imkan verilmiş olsa iki-üç gün içinde size bambaşka bir resim çizebilirim…
Ne demek istediğimi elinde silah tutan bölgedeki deneyimli dostlarımız anlamışlardır…