“Türk siyasetçileri” 14 Mayıs 1950 tarihinden sona Atatürk’ün reçetesinde yer almayan
- Açık bütçeler
- Laik eğitimde uzaklaşmalar
- Karşılıksız para basmalar
- Sağa sola borçlanmalar
- Ayağını yorganına göre uzatmayarak Tük milletini Haçlılara muhtaç etmeler vs.
Hepsini bir biri ardından uygulayarak Haçlıların amaçlarına uygun hareket etmişlerdir. Bu sonuca nereden vardık. O tarihte 3 TL olan bir ABD Doları bu gün( 29 Eylül 2025 te) 41.570.000 TL olmuştur da oradan varıyoruz. Bu miktarı
3 e bölersek 41.570.000:3=13.850.000 eder. Bu rakama ulaşmak ve bu sonucu konuşmak Atatürk’ün kurduğu “ Tam bağımsız” Türkiye Cumhuriyeti’ne hiç uygun değildir.
- Sayın Tump ve Sayın Erdoğan’ın görüşmelerini Sayın Tanzer Ünal madde madde yazmıştır.(*) Gözden geçirelim:
Sayın Tanzer Ünal Sayın Trump ve Sayın Erdoğan görüşmeleri sonunda( 27 Eylül 2025) diyor ki:
Sonuç olarak şunları söyleyeyim.(*)
BİR: Erdoğan, bir süredir yürüttüğü “tek adam rejimini” ABD’de tescil ettirdi.
İKİ: Toplumsal destek azalmasına rağmen iktidarını devam ettirmek isteyen Erdoğan, bu konuda ABD’den tam destek aldı.
ÜÇ; Türkiye, bu son temasla “ABD’ye tam teslim” noktasına getirildi.
DÖRT: Türkiye, hızla “seçimsiz bir rejime” doğru yol alıyor.
BEŞ: Türkiye’de bundan sonra sorunlar azalmayacak, aksine katlanarak artacak.
Üçüncü ve Dördüncü maddeler çok önemlidir. Açık bütçelerle devam edenler bağımsızlıklarını kaybederlermiş. Biz ne aldık ve neler vaat ettik. Yazının tümünde vardır. Linkini sunuyorum. (*)Anayasa Madde 81.Yemin maddesidir. BU yemini Sayın Cumhurbaşkanımız da etmiştir Yemine göre: :
- Devletin varlığını ve bağımsızlığını,( Açık bütçelerle Atatürk’e göre bağımsızlık biter. 14 Mayıs 1950 den sonra bağımsızlık dahi bizden çok uzaklara gitmiştir) Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, Milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini, Hukukun üstünlüğünü, Demokratik ve laik Cumhuriyeti korumak
- Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı kalmak Cumhurbaşkanlarımızın en temel vazgeçilmez görevleridir. 14 Mayıs 1950 den sonra bu görevlere bağlı Cumhurbaşkanlarını, TBMM’ni ve hükümetlerini bu satıların yazarı hiç görmemiştir.
14 Mayıs 1950 den bu yana “ Durmak yok yola devam” denilerek açık bütçeler yapılmış ve uygulanmıştır. Atatürk’e göre bağımsızlık yok edilmiş. İsmet paşaya göre de Tük Milleti tam manasıyla iflasa sürüklenmiştir.
Atatürk’ün reçetelerinde bulunmayan ilaçlar 14 Mayıs 1950 den sonra bol miktarda Türk milletine verilmiştir.( Açık bütçeler ve Eğitim birliğinden uzaklaşmalar, sağa sola borçlanmalar, Ayağını yorganına göre uzatmayarak yorganı ayağa göre uzatmak. devletin/milletin fabrikalarını haraç mezat elden çıkarmak vs. ) Anayasamızın kesin emrine göre bu zehirli ve zararlı ilaçlara paydos demek zorundayız. Kesin karar vermek veya kara kara düşünmek zamanıdır. Bundan sona ancak Tük milletinden Atatürk’ün reçeteleri, için yetki isteyenler kazanacaklardır.
NOT: Sayın Emine Erdoğan’ın ve Tercüman kızımızın kıyafetleri ve başörtüleri. Atatürk’ün kurduğu Modern Cumhuriyetimizin görünümüne uygun düşmemiştir. Her temsilci temsil ettiği Milletinin yasal kıyafetlerine uygun giyinmek zorundadır.