Maalesef Tarihimizde bir ermeni soykırımı hayali iddiası vardır. Bu güne kadar bu hayalı iddiayı tanımayan daha doğrusu tanımak için geç kalan Sayın ABD Başkanı Joe Biden kalmıştı. O da 24 Nisan 2021 de tarihi hiç şaşırmadan bu iddiayı tanıdığını ama tanımasının nedeninin bir daha böyle acıların yaşanmamasının önlemek amacını taşıdığını açıklamıştır. Biz Türk milleti olarak bu iddialardan çok derin bir rahatsızlık duymaktayız. Türk milleti tarihte en çok soykırım saldırılarına muhatap olan bir millettir.Daha bu gün ( 26 Nisan Pazartesi) habere bakar mısınız?
Fransa’nın Saint-Die-Des-Vosges kentinde 40 kişilik Ermeni grup, Türk ailenin evine girerek saldırı gerçekleştirdi. Saldırıda 4 kişi yaralandı. Türk aile üyeleri, olayı tatlıya bağladıklarını düşündüklerini ancak dün 40 kişilik grubun evlerine girerek bıçak ve silahlarla saldırdıklarını söyledi.
Ermeni soykırımını tanıyanlar Çanakkale’deki İhtilaf Devletlerinin Türk milletine karşı uyguladığı soykırıma baksınlar: Asıl soykırım odur. Hiç bir modern gemisi ve silahı olmayan 300 sene hiç okul yüzü görmemiş bir tek fabrikası bile bulunmayan Türk milletine son sistem silahları ile son sistem taarruz teknikleri ile Çanakkale’de saldırdılar. Bir soykırım yaşadık. Çanakkale’de bir kaynağa göre 150 .000 bir kaynağa göre 300.000 Şehidimiz var. Şehitlerimizin sayasını dahi kesin olarak bilmiyoruz. Soykırım yalanlarını topunda kaç Ermeni var. Bir insan kendisine tarihine ve stratejik müttefiklerine saygı duymazsa onun hangi durakta duracağı belli olmaz Peki, Nagazaki ve Hiroşima da birer soykırım taarruzu değil mi idi. İsmet Paşayı çok ama çok özledik. O sağ olsaydı aynen şöyle derdi. “Eşkıyanın bu gün ne diyeceği belli olmaz.”ABD Başkanının açıklamaları biz Türkiye Cumhuriyetini ve Türk milletini asla bağlamaz.
Şimdi google ya soralı-m bakalım o ne diyor?:1915 yılında çok etnikli Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan yaklaşık 1,5 milyon Ermeni bulunmaktaydı. Soykırım sırasında muhtemelen de 1,2 milyon kişi hayatını kaybetmiştir. ( Yalanın bu derecesi olmaz. 1,5 Milyon ermenin 1,2 milyonu mu ölmüş. İddiaya bakar mısınız. Google bir Haçlı kaynağıdır. Burada da görüldüğü gibi kesin bir şey yok. Ölenlerin kaçı öldürülmüş kaçı” sistematik kötü muamele maruziyet ve açlık sonucu” olduğu açık değil. Osmanlı İmparatorluğu bu dönemde Çanakkale’de ölüm kalım savaşındadır. Bu kadar büyük yalan ve iftira nasıl olur?Tarihi yazanlar ve yapanlar 1915-1916 yıllarında Türk milleti değildir. İhtilaf devletleridir. Çıkarın belgelerinizi de görelim.Joe Biden ne derse desin viz gelir bize. Amma, Ankara Hükümeti Türk milletine 14 Mayıs 1950 den sonra uyguladığı açık bütçe ve enflasyon soykırımına DENK bütçe yaparak SON vermek zorundadır. Anayasamızın emri budur
Amma, Ankara Hükümeti Türk milletine 14 Mayıs 1950 den sonra uyguladığı açık bütçe ve enflasyon soykırımına DENK bütçe yaparak SON vermek zorundadır. Anayasamızın emri budur
Amma, Ankara Hükümeti Türk milletine 14 Mayıs 1950 den sonra uyguladığı açık bütçe ve enflasyon soykırımına DENK bütçe yaparak SON vermek zorundadır. Anayasamızın emri budur.
Türk milleti misafirperverdir. Misafirlerine en iyi muameleyi yapar. Gaddarca muameleler bize ait olamaz. Soykırım iddia olunan Tarihe bakar mısınız 1915 ve 1916 yılları imiş!!!. O tarihlerde Haçlılar Türk milletine soykırım uygulamakla iştigal ediyorlardı. Türk milletinin varlığını sona erdirmek için planlar peşinde idiler. Tarihi biz kanla yazdık. Beyanatlarla tarih yazılmaz. Lozan’da bu tarihi barış ile süsledik. ” Yurtta barış dünyada barış dedik. Barışı bozan şeyler saldırılardır. Saldırlar iki çeşittir . Silahlı olanlar ekonomik olanlar. 14 Mayıs 1950 den sonrası Türkiye’mizde üstelenmiş olan haçlılar ekonomik saldırılarda üstün başarılar kazanmışlardır. O tarihte 3 TL olan bir ABD doları bu gün 8.469.000 TL dir asıl Türk milletine uygulan soykırım budur. Türk milletinin derdi başından aşmıştırTürk milletinin Ermeni soykırımı yalanları ile uğraşacak vakti yoktur. Türk milletinin Ermeni soykırımı yalanları ile uğraşacak vakti yoktur.Türk milletinin Ermeni soykırımı yalanları ile uğraşacak vakti yoktur.
