HÜSEYİN ÖZBEK

      STARBUCKS MU ZEMZEM Mİ?

İslamın kutsal kenti Mekke. Müslümanların günde beş vakit el bağlayıp namaza durduklarında yöneldikleri Kâbe. Kâbe’deki Zemzem kuyusu ve Zemzem suyu. Cebrail’in açtığı kuyudan fışkıran, adını Hz.İbrahim’in karısı, Hz.İsmail’in annesi Hz.Hacer’in verdiği, kutsal su. Hac farizasını yerine getiren her müminin memleketine dönerken götürdüğü, son nefeste içmeyi düşlediği su.

Hz.İbrahim’den günümüze Allahın evi bilinen Kâbe. Allahın evini çepeçevre sarmış, ona tepeden bakan çok katlı yapılar. Osmanlının, 1781’de, Mekke’nin / Kabe’nin savunulması için inşa ettiği, yakın geçmişte Kral Fahd’ın emriyle Suudilerce yerle bir edilen Ecyad kalesi. Ecyad kalesinin yerine, Suudi Prensin yarım milyar dolara diktiği ( 17  – 30 kat arasında değişen ) 11 kuleden oluşan Zemzem Apartmanları.

Kabe’yi kuşbakışı gören lüks otel odaları ve rezidansları zengin hacılara pazarlayan Arap görgüsüzlüğü.  Kabe’yi arkasına alıp Zemzem kulelerinden çektiği selfiyi sıcağı sıcağına paylaşan, hac ile çöl safarisini birbirine karıştıran yeni nesil Hac modası. Allah’ın evini gökdelenlerle çevirip dolarla pazarlayan Suudi şımarıklığı. Mekke Medine gibi kutsal şehirlerde yabancıların mülk edinmelerine olanak sağlayan  düzenlemeler.

Türkiye’de, İsrail’in Gazze saldırısını protesto için mekanlar basılıp, ürünleri yerlere dökülürken Mekke ve Medine’de Arap müşterilerin ayakta sıra beklediği Starbucks Kafeler…Postmodern Müsllümanlığın sosyete mekanlarına dönüştürdüğü, buluşma ve sosyal paylaşımın yeni paylaşım mekanları Hicaz Starbucks Kafeler…

İslam’ın kutsal coğrafyası Hicaz’da, karton bardakta kapitalizmin tüketim ikonu Strabucks höpürdetmek mi, porselen fincanda tahmis içmek mi ? Hangisinin caiz olduğu hakkında ulemadan fetva almanın zamanıdır.

Fetva beklerken bir yandan da sesli düşünerek; “Taburelere çöküp, bu coğrafyasının ürünü tahmis sohbeti mi, yoksa Yahudi kökenli işadamı Howard Christopher Herman Schult’un, Starbucks Kafesinde yüksek sandalyelere kurulup karton bardakla poz vermek mi “ sorusunun doğru yanıtını bulmaya çalışmak mı?

Gazze konusunda bunca yüksek perdeden konuşup, İsrail ve batıya parmak salladıktan sonra arabuluculuğun Katar ve Mısır’a, pansumancılığın bize düşmesiyle yetinip sessizce köşeye çekilmek mi?

Yeter mi yoksa biraz daha bahsedelim mi İslam Dünyasının manzarayı umumiyesinden !

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Uyarı: Korumalı içerik !!

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.