Suriye sınırımızın hemen ötesinde gerçekleştirilen pençe-kılıç operasyonu, Hava kuvvetlerimizin eski günlerine döndüğünü göstermekte. Hava harekatında 400’e yakın terörist etkisiz hale getirilmiş onlarca stratejik hedef imha edilmiştir. İkinci adımın kara harekatı olabileceği sinyali verilmekle birlikte, bunun gerçekleşmesi için İran ve özellikle Rusya’nın ikna edilmesi gerekiyor.
Aslında Esad’a bilgi verilmesi durumunda Türkiye’nin tüm sınır hattında kontrolü ele geçirebileceği, bölgedeki PYD-PJK unsurlarına ağır darbeler indireceği söyleniyor. Ancak bu noktada Amerika, Fransa gibi küresel güçlerden maaş alarak PKK-PYD unsurlarına destek veren “mankurt Araplar” ile “İŞİD’ci Araplar”a ve “El-Kaideci Araplar”a dikkat etmek lazım.
Bölgede bir başka dikkat etmemiz gereken unsur ise şüphesiz Amerika’dır. Amerika bölgede, PKK-YPG-PJK terör unsurlarına ve bu teröristlerin oluşturduğu sözde Suriye Demokratik Güçleri’ne silah ve eğitim desteği vermektedir. Türk ordusuna karşı savaşan, Türkiye’ye füze saldırısında bulunan SDF’nin destekçisi Amerika, Türkiye’nin askeri operasyonlarından son derece rahatsız olduğu bir gerçektir. Nitekim; Teröristleri meşrulaştırmak için yaklaşık 1000 kişilik düzenli SDF’yi oluşturan ve kendisinin de bölgede 900 askeri bulunan Amerika önceki gün Türkiye’yi hedef alan bir açıklamada bulunmuş; Pentagon, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde düzenlediği hava saldırılarının, bölgedeki Amerikalı askeri personelin güvenliğini tehdit ettiğini duyurmuştur. Amerika şunu bilmeli ki, bölgede vurulan hedefler, Türkiye’yi tehdit eden terörist hedeflerdir. Dolayısıyla ABD’nin yapması gereken terörist hedeflerden uzak durmak, teröristlere askeri ve mali desteği çekmektir.
Yunanistan Ders Almalı
Türk Hava Kuvvetleri 130 bin km2 lik alanda 600 km uzunluğunda bir hattı vurmuştur. Bu noktada boyundan büyük işlere kalkışan Yunanistan’ı da uyarmak isterim. 130 bin km2’lik alan tam Yunanistan kadardır. 600 km hat ise, Yunanistan’ın kuzeyinden güneyine doğru Türk-Yunan cephesinin kuş uçuşu mesafesine denk gelmektedir. Komşumuzu Ege denizi, Adalar, Batı Trakya ve Kıbrıs meselesinde aklını başını almaya davet ediyoruz.
Süleyman Şah Türbesi
Bu arada Atatürk cephesinden Suriye Operasyonu ile bağlantı kurmak istiyorum.Atatürk bugün hayatta olsaydı, Deaş’in saldırı sonrası Mümbiç’e bağlı Karakozak köyünden taşınan Süleyman Şah Türbesi’nin yeniden eski yerine inşa edilmesi için Pençe-Kılıç Hava Harekatı’nın ardından Aynel Arap ve Mümbiç’in güvenli bölgeye dahil edilmesi için çizmesini giyer ve kara harekatını düzenleme emrini verirdi. Atatürk’ü bir kez daha şükran ve minnetle yad ediyoruz.
Sınırın Ötesi Temizlenmeli
Sözün özü huzur için, Suriye’nin geleceği için, barış için, en önemlisi sınırlarımızın güvenliği için kara harekatı emri verilmeli, birkaç gece içinde bütün terör hedefleri yok edilmeli ve küresel güçlerin oyuncağı Türk düşmanları etkisiz hale getirilmelidir. Bu arada çevredeki bütün silahlı Türkmen güçlerine silah desteği verilerek teröristlere yataklık edenler abluka altına alınmalıdır. Sınır ötesindeki alanların terörist güçlerden ve Türkiye karşıtı gruplardan temizlenmesi ile oluşacak güvenli bölgeye Suriye Türkmenlerinin yerleşmeleri sağlanmalıdır.
Şu soruyu kendimize sormayı unutmayalım:
Geçmişte Irak’taki Türkmenler ve Barzani karşıtı Kürt aşiretler silahlandırılmış olsaydı, “Akıncı Birlikleri” düzenli orduya dönüştürülseydi (ki, o zamanlar imkanlar uygundu) bugün PKK tehdidi olur muydu?
Yarınlarda PYD-PJK tehdidi olması diyorsanız Suriye sınırının öte yakasını Türkiye yanlısı Arap aşiretlere ve Türkmenlere (her türlü ihtiyaçlarını karşılayarak) emanet etmek durumundayız.
Çizmeyi giymenin vakti gelmiştir.