Gaziantep’te bir okulu Halk Eğitim Kursuna çevirdiler. Kursun açılışında konuşurken bakan bey 12 kere dilini dışarı çıkarttı, dudağını ıslattı.
Böyle bir tiki olduğunu daha önce fark etmemiştim. Her halde bu kez çok heyecanlandı, dili dudağı kurudu.
https://www.dailymotion.com/video/x82h1gyAcaba onu bu kadar heyecanlandıran şey neydi?
AB Projesi kapsamında çok sayıda okul Halk Eğitim binasına dönüştürülüyor, sertifika piyasası köylere kadar yayılacak. Yetişkinlere paralı sertifikalı kurslar açılacak. 2006 yılında kurdukları Mesleki Yeterlilik Kurumu köylere kadar paralı sertifika kursları verme yani sertifika piyasasını yayma fırsatı bulacak. Hani, çobanlara bile keçi nasıl otlatılır sertifikası mecburiyeti getiren 2006/5544 sayılı yasa var ya… Peki, bunu MEB ile bağlantısı nedir?Hatırlayan var mı, yıllar önce okullar şirket gibi çalışacak demişti. Kendi öğretmenini kendisi sözleşmeyle alacak, çevrenin ileri gelenleri okul yönetiminde etkin olacak, işletmeci mantığıyla okullar çalışacak, okullar devletten bağımsız hale getirilecek ve hangi derslerin okutulacağına da onlar karar verecek, demişti ya… Açılacak sertifikalı kurslara da okul işletmesi (mütevelli heyeti!) karar verecek. Okullar kurslardan para toplama yerine dönüşecek ya… Yani para konuşulacak okullarda, eğitim piyasası yayılıyor, çok heyecanlanması ondan olabilir. İlk adımı Gaziantep’te MAVİ KURDELE keserek attılar. AB Bayrağı altında açılıyor bu kurslar. Mavi kurdele de AB nin rengi olsa gerek.Artık Selçuk Özdemir Bilişim Garajdan Halk Eğitim Okullarına neler gönderir kim bilir? Servet Özdemir ile beraber Fatih Projesinde yaptıklarını burda da yaparlar. Anladığım kadarıyla bundan sonra Milli Eğitim Bakanlığı eliyle küresel şirketlerden köylerimize dijital teknoloji ticaret ağını da konuşacağız. Ancak, sertifika piyasasında herkese sertifika satma planı var, sertifikası olmayan bakkal dükkanı bile açamayacak. Şimdiye kadar öğrenci velilerini eğitim piyasasına bağlamak hesabı vardı, artık herkesi sertifika piyasasına bağlama dönemi geldi, bunun startı Ziya Selçuk tarafından Gaziantep’te verildi, bunu anlıyoruz. Arıcılar, çobanlar, tamirciler, lastikçiler, büfeciler, simitçiler… Ticaret vizesi gibi, sertifikanız yoksa malınızı da sattırmayacaklar size. Roma sömürge imparatorluğu böyle şimdi, efendilerinize yedirmeden size lokma yok.