MAHİYE MORGÜL

Bayram Kartlarında Eğri Hilal ve Hahamın Feneri 

Ramazan Bayramı heyecanını yaşadığımız bu üç günde çok sayıda fenerli ve eğri hilalli bayram mesajı aldım. Tebrik kartlarında hahamın feneri ne anlama gelir, farkında değiliz. Eğri hilalin İslam kültüründe ne işi var, o da bilinmiyor.

Fenerli bir gösteriyi biz deprem günlerinde bolca gördük. İnternet ortamında videoları paylaşılan 2021 Hatay Expo açılış gösterisinde fenerli dinler buluşması ritüeli yapılmıştı. Sahnede Davut yıldızı, haç ve hilal birlikte tasarlanmıştı. Haham elinde fenerle sahneye geliyor, feneri papazla buluşturuyor, papaz da imamla buluşturuyor…

Artık bundan kim ne anlarsa, demeyeceğim, hepimiz kurgulanmış bir filmi seyrediyoruz. Ilımlı İslam dedikleri, bir adı da Dinler Buluşması, küresel tek devlet planının gösterisiydi. O tek devlet de Büyük İsrail olacakmış. Önceki yıllarda  Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi diyenler oldu ve sözcülerinin ağzından bolca dinledik, öğrendik. Küresel sömürünün tek elden yönetilmesi için 2023 yılı tetiğe bastıkları yıl olacaktı, Cumhuriyet açılmış yüz yıllık parantezdi, kapatılacaktı.

Yeni bir dönem başlıyormuş ve üç din buluşuyormuş. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacakmış. Kim karar veriyor buna?

Eskiden telefonla mesaj göndererek bayramlaşmalar yoktu. Cep telefonu icat oldu mertlik bozuldu. Aslında internet icat oldu mertlik bozuldu. Milli ve manevi sembollerimizin değiştiğini görmek normalleşti. Kimse sormuyor şu fener ne zaman girdi bizim İslam kültürümüze. Ben ilk Kahraman Maraş depreminde fark ettim. Peki, eğri hilal ne zaman girdi görsellerimize, hatta hangi minarenin, hangi kubbenin üzerine tadilattan sonra eğri hilal takıldı, çoğumuz fark etmedik bile. Hokus pokus, alavere dalavere, kimin külahı kimin başında, bilmiyoruz değil mi?

Ankara’da 2007 yılında YÖK Bilkent kavşağına kondurulan Ali Doğramacı Camisinin kubbesinde eğri hilali fark ettiğimde yazmıştım. O caminin avlusunda bir kilise bir de havra vardır. Dinler Buluşması laflarını ilk o zaman duymaya başlamıştık. Ondan sonra pek çok eğri hilalli cami daha gördüm, bazılarını fotoğraflı olarak yazdım, eleştirdim. Bir İslam kültürü böyle gözümüzün önünde eriyip gidiyor, faizi, yani borç köleliğini helal kılan iki inanışla buluşturuluyor.

Bu dönemde Ziya Selçuk’un ünlü Z kuşağına bolca eğri hilal zerk edildi; Din Kültürü ders kitaplarına cami karikatürleri ve eğri hilaller boca edildi, hatta dağıtımdan kaldırılması için bazılarına İdare Mahkemelerinde dava açtım, kaldırmayı başardıklarım oldu.

Cenaze araçlarındaki sarı hilaller de on yıl önce soba boyasıyla beyaz kaplandığı zaman yazdım, fotoğrafladım. Hepsine gözümüz alıştığı gibi, şimdi sıra geldi hahamın fenerini hilalin yanında görmeye alıştırılıyoruz. İsrail bayrağının renklerinde (mavi-beyaz) hilal görmeye de alıştırılıyoruz.

Türk insanının beynine küresel tek İsrail devleti paranoyası nasıl yerleştiriliyor göstermek için bunları yazmam gerektiğini düşünüyorum. Asla kabul etmem dediğiniz şeylere böyle gıdım gıdım alıştırılıyoruz. Zihin kontrolü denilen HAARP silahı tam da budur.

Ramazan’da dikkatimi çeken bir hususu daha açmak istiyorum. Pidelerdeki değişim. Ramazan boyunca yediğimiz pidenin eskisi gibi olmadığını fark ettim. Mesela, ertesi gün hemen küfleniyordu. Bazılarında karbonat tadı vardı. Kurumuş Ramazan pidesiyle yalancı paça yapmak istiyordum; kuru pide parçalanır, üzerine kaynatılmış sarımsaklı kavurma eklenir. Yapamadım. Pidemizin damak lezzetiyle de oynandı.

Dönelim eğri hilale ve ucuna asılmış Yahudi fenerine. Ama önce Expo 2021 Hatay açılış videosunda gözümüze soka soka gösterdikleri fenerli seramoniyi izlerseniz daha iyi anlaşılacaktır.

Videonun 59.dakikasında bir imam elinde fenerle ekrana gelecek, birkaç dakika izleyin. Bu seramoni küresel tek devlet hayalindekilerin tek gözlü sahne dekoru içerisinde yapılıyor.

Hahamın elinden papaza, ondan da imamın eline devredilen bu fener Ramazan tebrik kartlarına nasıl girdi derseniz, çok kolay, söz konusu bayram kartlarının yer aldığı dijital dünya o tek gözün egemenlik alanıdır.  Hangi kartı seçersen seç hepsinde onun mührü vardır. Aşağıdaki kartla dikkatle bakın, soldaki kartta hilal sanki bakır hamam tası, ucunda fener, hilal sanki o fenerin fener askılığı. Bu hilal bizim hilalimiz olamaz.

Diğer kartta eğri hilalin içindeki caminin hilali de eğri, bir de o fener!

Eğer onların dijital pazarından resim seçmeye kalkarsak başka seçeneğin yoktur, hepsinde eğri hilaller ve Yahudi feneri vardır. Yani demem o ki, oradan kart almayacaksın kardeşim, elinle yazacaksın, ya da bizzat telefonla kendi sıcacık sesinle bayram kutlayacaksın. Bu kadar hazırcı olanı böyle tongaya düşürürler.

Uyanalım. Milli ve manevi değerlerimizi ifade eden sembollerimizi yok olmaktan nasıl kurtarırız, biraz buna kafa yoralım.

Bu yıl şeker bayramı tadında bir bayram olamadı. Deprem acılarının üstüne geldi ve 23 Nisan ile çakıştı, çocuklar da bayram keyfini yaşayamadı.  Ancak bilinmelidir ki bundan sonra da 23 Nisan Ulusal egemenlik ve Çocuk Bayramlarımız kadük olacak, çünkü MEB, ikinci okul tatilini 23 Nisan öncesine denk getirdi. Hangisini yazayım?

Manevi değerlerimizi Dinler Buluşması adı altında eritenler aynı zamanda Milli değerlerimizi de erittiler. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demeleri ondan.

Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?

Not: Kapınıza bayramlaşmaya gelen çocuklara şeker verirken bir tane de odasına asması için kağıt bayrak verir misiniz? Çocukların şekerden daha ziyade kendilerinin olan Türk bayrağına heyecanlandıklarını göreceksiniz.

22.4.2023

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Uyarı: Korumalı içerik !!

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.