Rize Belediye Başkanlığına,
Portakallık mahallesinde inşaatı yarım bırakılmış FİNCİ ailesine ait çok katlı büyük bir bina var. Kötü manzara veriyor, çirkinlik, çürümüşlük yayıyor. Müteahhidi yaşlıydı, vefat etmiş. Zarar etmiş, belli. Binayı kurtarmak için değil, mahalleyi bu manzaradan kurtarmak için ne yapılabilir, bunu arıyorum.
Örneğin; belediye bu binayı kamulaştırabilir ve RTE Üniversitesi Tıp, Eczacılık ve Diş Hekimliği öğrencilerine yurt yapabilir mi?
Binanın arsa sahipleri artık bu mirasla ilgilenmeyecek kadar uzakta ve paraya ihtiyaçları yok gibidir.
Dede arsası benim anne tarafımdan Finciler olarak bilinen büyük dedelerime aittir. Akif’un evi, Talip’unkiler, olarak anılan, son yaşlıları Ahmet Finci, Akif (ölü), Talip (ölü) ve Semahat Finci Kurtuluş, şu anda inşaatın son hissedarlarıdır. Annemin amcaoğullarıdırlar.
Bu ailenin büyük dedelerinden 1870’lerde İstanbul’a yerleşmiş iki ünlümüz var, biri Çanakkale ve İstiklal Harbi komutanlarından Miralay Mehmet Arif (Finci), diğeri şair yazar Malta sürgünü ve Ankara mv. Aka Gündüz (Hüseyin Avni Finci) dedelerimiz.
Mustafa Kemal Atatürk 1924’de Rize’ye geldiğinde yanında Mehmet Arif dedemizle beraberdi ve Portakallık mahallesinde Arif Beyin baba evine gelmişler, bahçesinde kahve içmişler, mahalleli gençler Atatürk’le tanıştırılmıştır.
Mahallemizin tarihteki yerine bir kez daha işaret edeceğim; Portakallık kavağımızın altından 800 milis askeri kotralara binip Samsun’a, oradan yürüyerek Sakarya’ya cepheye gitmiştir.
Bu bağlamda:
1-Kavağımızın önüne 800 milis kuvvetinin anısına bir anıt kitabe koymak bize yakışır.
2-Finci inşaatına çözüm bulunca, kapısına bir çardak altı kahve içim yeri, önüne asılmış bir pirinç tabelada ATATÜRK BU EVİ 1924’DE ZİYARET ETMİŞ, SİLAH ARKADAŞI MEHMET ARİF FİNCİ İLE BİRLİKTE BURADA KAHVE İÇMİŞTİR, gibi bir yazı yazılabilir.
Atatürk, mahallemizden yüksek tahsile yurt dışına gönderilecek gençlerle burada tanıştırılmıştır.
Bu gençlerden Almanya’ya uçak motoru eğitimine gönderilen Muammer Morgül amcam, Kayseri uçak fabrikasının (1926)ve Kayseri Tayyare Sanat Mektebinin kurucusu, Malatya Sümerbank (1934) dokuma tezgahları kurucu ustası olmuştur. Diğer amcam Fuat Morgül, Moskova’da zirai teknisyenlik eğitimi almış, Ardahan arıcılık enstitüsünü kurmuş, bal süzme makinesi yapmış, Rize’de lehimcilik tamircilik öğretmiş, Rize Ziraat Bahçesini zirai teknik malzemeyle donatmış ve seri aşıcılık öğretmiştir. Bir diğeri, halaoğlu Sadık Güzelbahçe ise İstanbul’da ilk çiçekçilik piyasasını kuran ziraatçi olup Moskova’da çiçekçilik ve bahçıvanlık eğitimine gönderilmişti.
Şimdi ben onların izinden gidiyor gibiyim; İslampaşa sahiline diktiğim turunç fidanlarına (70 tane) araba tekerleği taşıyorum, 8 tane daha taşıdığım zaman bitecek.
Turunç suyu ile yapılan yeni bir şifa daha öğrendim: Karaciğerdeki ve damarlardaki yağı eritmeye, yarı yarıya sirke ile turunç suyu karışımı günlük bir kaşık içilir. Bu suya turşu kurmak da değerli koruyucu probiyotik besindir, şekeri ve kanseri önlüyor.
Hepinizin yeni yılı kutlu olsun.
Belediyemizin yukarıdaki önerilerimi yeni yılda dikkate alacağı umut ve dileğiyle…
28.12.2024