Enflasyon, fiyatlar genel seviyesinde sürekli ve hissedilir yükselme eğilimidir. Ancak, genel fiyat seviyesinin yüksek olması veya bir defalık yükselmesi enflasyon olarak kabul edilmez. Olabilmesi için genel fiyat düzeyinin sürekli ve hissedilir ölçüde yükselmesi şeklinde olması gerekir. Para değerinin düşmesi veya paranın değer kaybetmesi olarak da ifade edilir. Enflasyonun sonuçları göz önünde tutularak yapılan bu tarif, enflasyon olayının parayla olan bağlantısını da açığa vurmaktadır. Zira fiyatlar mal ve hizmetlerin piyasa değerlerinin para ile ifadesidir. Fiyatların yükselmesi demek, aynı mal ve hizmet miktarı için, eskiye oranla daha fazla para ödenmesinin gerekmesi demektir. Kısaca pahalılıktır.
Enflasyonu sebeplerine göre tarif edilebilir. Belirli bir dönemde üretilen mal hizmetin toplam ihtiyaçların altında kalmasıdır. Üretim enflasyonu, talep enflasyonu gibi, enflasyonun çeşitleri de vardır.
Enflasyonist ortamda mal birimi başına ödenen para miktarı arttığına ve genel fiyat seviyesi yükseldiğinde paranın değeri düşer. Enflasyonda sadece mutlak fiyat seviyesi yükselmez, aynı zamanda nispi fiyatlar da değişir. Bir ülkede yapılan üretim, paranın değerini belirleyen önemli bir husustur.
Üretim az ise paranın değeri düşer, üretim çok olursa paranın değeri artar.
Bu nedenle üretim önemlidir. Faiz sebep enlasyon netice demek bir şekilde doğru olabilir. O da, üreticiye yüksek faizle, al bu parayla üretim yap demek te, enlasyona sebep olur. Ve daha da iler gidilir, devalüasyona de sebep olunur. Böylece, aslında faiz sebep ise asıl olan ülkenin milli parasının diğer ülkelerin milli paraları karşısında değer kaybetmesi ile sonuç olur. Yani, faiz önce enflasyona (hayat pahalılığına) sonra da devalüasyona sebep olur. Tıpkı, 1979-1995 yıllarında olduğu gibi.. O dönemde bankaların ticaret faiz oranları, 1979 öncesinde yüzde 13’ü geçmezken, 1979 sonrasında yüzde 60, 75 gibi oranlara çıkmıştır.
Bazı Avrupa ülkelerinde ise Bankaya yatırılan paraya faiz verilmez, verilmediği gibi de emanete parası da alınır. Ve o ülkeler de de, üretim daima boldu. İhtiyaç fazlası da çok olunca da, enflasyon çok düşük olurdu. Bu durum sağlanmadağı sürece de, enflasyon Ülkemizin daima bir kaderi gibidir.
