Yıllarca;
‘Atanmışlar seçilmişlere hükmediyor’ diyerek ahkam kestiler. Atanmışlar dedikleri yargı ve Ordu idi. Yani;
Ülkenin yağmalanmasının önünde engel olan iki kurum…
Önce CİA ve (CİA, MOSSAD, MI6 aparatı) FETÖ ile birlikte Orduya kumpas kurup, yapısını parçaladılar. Yargıyı FETÖ aparatlarına teslim edip yargıya kurşun sıktılar. Sonra FETÖ elemanlarını temizliyoruz diyerek FETÖ üzerinden yargıyı bitirdiler. Rejim değişikliği ile de bütün kurumların üzerine tüy dikip, KUVVETLER BİRLİĞİ (DİKTA YÖNETİMİ) sağlamayı başardılar(!)…
Ortada bağımsız bir kurum kalmayınca da, ATANMIŞLARI SEÇİLMİŞLERİN ÜZERİNE ÇIKARDILAR.
Atanmış Bakanları, seçilmiş vekillere cevap bile vermiyor. Saray’ın danışmanları(!) ve memurları, meclisin üzerinde bir kibirle ahkam kesiyor.
600 seçilmiş vekil konu mankeni durumuna düştü ama onlar da kendini vekil sanıyor(!)..
*** ***
Seçilmiş İBB Başkanı İmmaoğlu, Sağlık Bakanlığının İstanbul’da artan koronavirüs vakaları için düzenlediği toplantıya davet edilmedi.
AKP muhalif belediye başkanlarına düşman muamelesi yapıyor. Yok sayıyor. Başkanlar üzerinden oy veren seçmenleri de yok sayıyor. Bütün uygulamaları BEN MERKEZLİ… Bütün kararları ülke yararını değil, kendi çıkar ve nefislerini önceliyor. 60 yaşındayım. Birçok iktidar gördüm. Darbelere şahit oldum. Böylesine ötekileştirici, fitne üzerine siyaset yürüten bir ekip görmedim. Fitne, Yaradan’ın hiç sevmediği bir fiildir.
Hz. Ali döneminde Yezit bir fitne çıkardı. Müslümanlar ikiye bölündü. Bugün o bölünmüşlük üzerinden İslam coğrafyası dizayn ediliyor, emperyalizm o fitneyi tepe tepe kullanıyor.
Emin olunuz ki, ülkemizde çıkartılan fitneyi de tepe tepe kullanacaklar. Ve toplumda kin ve nefret kusan bazı gazeteci, oyuncu, sanatçı(!), yazar-çizer görünümlü isimler, emperyalizme, dış düşmana kullanışlı bir alan yaratıyor. Bu isimleri bir yere yazın ve unutmayın!
*** ***
Yıllarca seçilmişler, seçilmişler diye başımızda boza pişirip, atanmışları seçilmişlerin başında tepindirenlere soruyorum; ‘Hayatınızda doğru olan ne var? İlke diye bir kavramı hiç mi duymadınız?’
Türk Milleti şu gerçeği beynine kazımalıdır:
“Bir iktidarın çıkarı, yönettiği ülkenin çıkarları ile taban tabana zıt ise, iktidar kendi çıkarını her şeyin üzerinde tutuyorsa, o ülkeyi kimse ayakta tutamaz.”
