YÜKSEK ASKERİ ŞURA’DA DİPLOMASIZ GENERALLER SKANDALI / Ümit Yalım

    Yüksek Askerî Şura (YAŞ)’nın eski kuruluşunda, Başbakan ve Milli Savunma Bakanı ile TSK’da görevli 11 Orgeneral/Oramiral olmak üzere 2 Siyasetçi ve 11 Asker bulunuyordu. YAŞ’ın kuruluşu 2018’de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile değiştirildi. Yeni kuruluşa göre YAŞ’ın Başkan ve Üyeleri; Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Milli Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanları olmak üzere 8 Siyasetçi ve 4 Askerden oluşuyor. Yüksek Askeri Şura, Yüksek Siyaset Şurasına dönüştü ancak adı Yüksek Askerî Şura olarak devam ediyor.

    TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’na Kurmay Subay yetiştiren Harp Akademileri’nin yapısı da değiştirildi. Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren Kuvvet Harp Akademileri (Kara, Deniz ve Hava Harp Akademisi) ile Silahlı Kuvvetler Akademisi ve Milli Güvenlik Akademisi yeniden yapılandırılarak Milli Savunma Üniversitesi’ne bağlandı ve Kuvvet Harp Enstitüleri (Kara, Deniz ve Hava Harp Enstitüsü), Müşterek Harp Enstitüsü, Milli Savunma ve Güvenlik Enstitüsü adını aldı. Hükümetlere, asker kişilere ve bürokratlara Türkiye’nin Milli Güvenlik Stratejisi hakkında danışmanlık yapan ve stratejik seviyede düşünce kuruluşu olan Milli Savunma ve Güvenlik Enstitüsü 2023’de kapatıldı. Dünyanın önde gelen ülkelerinde benzerleri olan Enstitünün kapatılması stratejik hatadır. İçişleri Bakanlığı’na bağlı olarak Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi kuruldu. KOMKARSU (Komutanlık ve Karargâh Subaylığı) Eğitiminin adı KARSU (Karargâh Subaylığı) Eğitimi, Kurmaylık Eğitimi de Komuta ve Kurmay Eğitimi adını aldı. Ergenekon ve Balyoz kumpasları ile tasfiye edilen Kurmay Subaylar şimdi de YAŞ kararları ile tasfiye ediliyor. 2025 YAŞ kararları ile Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na mensup 39 albaydan generalliğe terfi eden kurmay albay sayısı 11 oldu. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda ise tuğamiral olan 12 albaydan 3’ü, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda da terfi eden 10 albaydan sadece 2’si kurmay subay.

Kurmay olmayan subayların belli bir oranda terfi ettirilmesi moral ve motivasyon açısından son derece önemli ve gereklidir. Ancak, çoğunlukta olması uygun değildir. Örnek vermek gerekirse; Kara Harp Akademisi/Kara Harp Enstitüsü’ndeki subaylara 1. Sınıfta Tugay ve Tümen Komutanlığı, 2. Sınıfta Kolordu ve Ordu Komutanlığı Eğitimi, Silahlı Kuvvetler Akademisi/Müşterek Harp Enstitüsü’ndeki Kurmay Subaylara Genelkurmay Başkanlığı Eğitimi veriliyor. Söz konusu eğitimi almayan yani Kurmay olmayan subayların çoğunlukla terfi etmesi, pratisyen doktorların kalp ameliyatı yapması ile eşdeğerdir. Kurmay Subayların tasfiye edilmesi ile Silahlı Kuvvetlerin Muharebe Etkinliği de olumsuz olarak etkileniyor.

    TSK Personel Kanunu Md. 47(f)’nin eski haline göre Korgeneral ve Koramiralliğe yükselebilmek için harp akademileri öğrenimini başarı ile bitirmiş bulunmak ve aynı zamanda Kara Kuvvetlerinde muharip sınıfı general, Deniz Kuvvetlerinde güverte veya deniz sınıfı amiral ve Hava Kuvvetlerinde pilot sınıfı generali olma şartı vardı. Korgeneral ve Koramiralliğe yükselebilmek için Kuvvet Harp Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademisi’nden mezun olmak şartı yani 2 Diploma sahibi olma şartı vardı.

    TSK Personel Kanunu Md. 47(f)’nin 10 Temmuz 2025’de değiştirilen yeni haline göre Korgeneral ve Koramiralliğe yükselebilmek için kuvvet harp enstitüleri komuta ve kurmay öğrenimini başarıyla tamamlamış muharip sınıfı general veya amiral olma şartı var. Deniz Kuvvetlerinde güverte veya deniz sınıfı amiral ve Hava Kuvvetlerinde pilot sınıfı general olma şartı ve (Silahlı Kuvvetler Akademisi) Müşterek Harp Enstitüsü’nden mezun olmak şartı kaldırıldı.

    Yapılan değişiklik ile KAMUOYUNDA KURMAY OLMA ŞARTI KALDIRILDI ALGISI VAR. Ancak, aynı Kanunun 10 Temmuz 2025 tarihli Geçici 51. Maddesinin 2. Paragrafında da geçmişte Harp Akademileri öğrenimini başarıyla tamamlamış olma şartı var. Yani Korgeneral ve Koramiral olabilmek için KURMAY OLMA ŞARTI DEVAM EDİYOR. Sadece Harp Enstitülerinde eğitim alan subayların diploma zorunluluğu 2’den 1’e indirildi. TSK Kadroları görev tanımında, General ve Amirallerin, Birleşik Harekât (Çok Uluslu Harekât için yabancı dil bilmesi) ve Müşterek Harekâtı (Silahlı Kuvvetler Akademisi/Müşterek Harp Enstitüsü eğitimi almış olması) sevk ve idare edecek eğitimi alması gerektiği belirtilmiştir. Yeni düzenleme ile TSK’nın muharebe etkinliği olumsuz olarak etkilenecektir.

    2016’da Tuğgeneralliğe, 2019’da Tümgeneralliğe terfi eden Tank Albay Ahmet Kurumahmut, Kara Harp Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademisi /Kara Harp Enstitüsü Diploması olmamasına rağmen 2025’de yeniden düzenlenen TSK Personel Kanunu Md. 47(f) fıkrası ve Geçici 51. Maddesinin emredici hükümlerine aykırı olarak Korgeneralliğe terfi ettirildi. Diplomasız General Ahmet Kurumahmut’un Korgeneralliğe terfi ettirilmesi Tam Kanunsuzluk ve Mutlak Butlan Hali olup, geçerli değildir. Kurumahmut, Korgeneral rütbesi ile görev yapamaz, emir veremez, imza atamaz. Kurumahmut’un Korgeneral rütbesi ile vereceği emirler, attığı imzalar kanunen ve hukuken hükümsüz olup yok hükmündedir. Kurumahmut, Tümgeneral maaşı alabilir, Korgeneral maaşı alması halinde aradaki fark hazineye iade edilmelidir.

    Halihazırda Millî Savunma Bakanlığı Personel Genel Müdürü olarak görev yapan Astsubay kökenli Diplomasız General Orhan Gürdal, 05 Ağustos 2025’de Erdoğan’a YAŞ Kararlarını imzalattı.

    TSK Personel Kanunu’nun 2017’de yürürlüğe giren Geçici 42. Maddesi’ne ve 2020’de yürürlüğe giren 109. Maddesi’ne göre Astsubaylıktan Subay olanlar en fazla Albay Rütbesine kadar yükselebilir.

    Astsubay kökenli Hava Personel Albay Orhan Gürdal (1998-A-1), TSK Personel Kanunu’nun,       01/02/2018’de yürürlüğe giren Geçici 42. Maddesinin emredici hükmüne aykırı olarak 30/08/2018’de Tuğgeneralliğe, 16/7/2020’de yürürlüğe giren 109. Maddesinin emredici hükmüne aykırı olarak 2021’de Tümgeneralliğe terfi ettirildi. Personel sınıfından general olabilmek için Harp Okulu Diploması zorunludur. Ancak, Astsubay kökenli olduğu için Gürdal’ın Harp Okulu Diploması yok. Diplomasız General Orhan Gürdal’ın Tuğgeneralliğe ve Tümgeneralliğe terfi ettirilmesi Tam Kanunsuzluk ve Mutlak Butlan Hali olup, geçerli değildir.

    Gürdal, Tuğgeneral/Tümgeneral rütbesi ile görev yapamaz, emir veremez, imza atamaz. Gürdal’ın  Tuğgeneral/Tümgeneral rütbesi ile verdiği emirler, attığı imzalar kanunen ve hukuken hükümsüz olup yok hükmündedir. Gürdal, Albay maaşı alabilir, Gürdal’ın Tuğgeneral ve Tümgeneral olarak aldığı maaş farkları hazineye iade edilmelidir.

    Genelkurmay Başkanlığı kadrolarındaki görev tanımlarına aykırı olarak General/Amiral Şube Müdürü, Personel Daire Başkanı ve Personel Başkanı olarak görev yapan Astsubay kökenli Diplomasız General Orhan Gürdal, 2021’de büyük bir skandala imza attı.

    MİT Kanunu’nun 13. Maddesi’ndeki, “MİT kadrolarına yapılacak atamalar Resmî Gazete’de yayımlanmaz ve gizli tutulur” hükmüne rağmen Resmî Gazete’nin 25 Ağustos 2021 tarih ve 31579 sayılı nüshasında yayınlanan General Atama Listesi’nde, MİT’e atanan generallerin kimlikleri ifşa edildi. MİT Kanunu’nun 13 Maddesi’ni ihlal eden General Atama Listesi’ni hazırlayanlar ile listede imzası/parafesi olanlar arasında Genelkurmay Personel Başkanı Vekili Orhan Gürdal da var.

    MİT Kanunu’nu ihlal eden gazeteciler jet hızıyla tutuklanıp hapse atılırken, bağımsız ve tarafsız olmayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT Kanunu’nu ihlal eden Orhan Gürdal ve diğer sorumlular hakkında soruşturma açmadı.

    TSK Disiplin Kanunu Madde 20, ç fıkrasına göre Devletin güvenliğine ilişkin gizli bilgileri yetkisiz kuruluşlara (Resmî Gazete’ye) vererek açıklayanlar TSK’dan ihraç edilir ve rütbeleri sökülür.

    MİT Kanunu’nu ihlal eden ve mevcut yasalara göre TSK’dan ihraç edilmesi ve rütbelerinin sökülmesi gereken Genelkurmay Personel Başkanı Orhan Gürdal, 28 Şubat Davası’nda ceza alan ve aralarında Çevik Bir ve Çetin Doğan’ın da bulunduğu 13 emekli generali Eylül 2021’de jet hızıyla TSK’dan ihraç ederek rütbelerinin sökülmesini sağladı.

    Diplomasız General Orhan Gürdal, Anayasa’nın 142. Maddesine aykırı olarak Genelkurmay Başkanlığı’nda teşkil edilen yasadışı ve kaçak mahkemenin başkanı ve Genelkurmay Personel Başkanı sıfatıyla onlarca asker kişiye orduevi giriş yasağı koydu. Gürdal, Montrö’de imzalanan Türk Boğazlar Sözleşmesi’ndeki egemenlik haklarımıza sahip çıkan 104 Emekli Amirale de 2022 yılında 5 yıl süreli Orduevi giriş yasağı koydu. Gürdal, Anayasa’nın 13, 38, 142 ve 153. Maddelerini sürekli olarak ihlal ediyor.

    Diplomasız General Orhan Gürdal, 2023’de Genelkurmay Personel Başkanlığı görevinden Millî Savunma Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü görevine atandı. Halen bu görevine devam eden Gürdal, Ocak 2025’de Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diyen 5 Teğmen ve Komutanları 3 Subayın TSK’dan ihraç kararına da imza attı.

    Bir Yunan Sahil Güvenlik (SG) Botu 20 Eylül 2024’te Bodrum Akyarlar kıyılarına, başka bir Yunan SG Botu da 23 Eylül 2024’te Datça kıyılarına kadar hiçbir engelle karşılaşmadan gelirken Sahil Güvenlik Komutanı Koramiral Ahmet Kendir hiçbir şey olmamış gibi Türkiye’nin egemenlik haklarının ihlal edilmesine seyirci kaldı.

    Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu’nun 7. Maddesine göre Sahil Güvenlik’te görevli subayların terfi işlemleri için 926 sayılı TSK Personel Kanununa tabi personel hakkındaki hükümler uygulanır. TSK Personel Kanunu Madde 47(f) fıkrasına göre Koramiralliğe yükselebilmek için Harp Akademileri öğrenimini başarı ile bitirmek gerekiyor.

   Ahmet Kendir, Deniz Harp Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademisi Diplomaları olmamasına rağmen TSK Personel Kanunu Md. 47(f) fıkrasının emredici hükmüne aykırı olarak Koramiralliğe terfi ettirildi. Diplomasız Koramiral Ahmet Kendir’in Koramiralliğe terfi ettirilmesi Tam Kanunsuzluk ve Mutlak Butlan Hali olup, geçerli değildir. Kendir, Koramiral rütbesi ile görev yapamaz, emir veremez, imza atamaz. Kendir’in Koramiral rütbesi ile verdiği emirler, attığı imzalar kanunen ve hukuken hükümsüz olup yok hükmündedir. Kendir, Tümamiral maaşı alabilir, Kendir’in Koramiral olarak aldığı maaş farkları hazineye iade edilmelidir.

    Emekli Başçavuş Hakan Fidan, Dışişleri Bakanı sıfatıyla YAŞ toplantılarına katılıyor ve general terfileri hakkında karar mekanizmasının içinde yer alıyor. Bu durum, liyakat kuralının yok sayıldığını gösteren somut bir örnektir.

    MİT Müsteşarlığı, MİT Kanunu’nun 4. Maddesi gereği Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) değerlendirmeye alınacak Albay, General ve Amiraller hakkında Hassas Kaynak Araştırması yaparak Genelkurmay Başkanlığı’na rapor vermekle görevlidir. MİT Raporunda, örgütlerle ve cemaatlerle bağlantısı olanlar YAŞ değerlendirmesine alınmadan emekliye sevk ediliyor ve haklarında yasal işlem yapılıyor. Emekli Başçavuş Hakan Fidan, MİT Müsteşarlığı döneminde, Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği raporlarda, 15 Temmuz hain darbe girişimine katılan FETÖCÜ Albay, General ve Amiraller hakkında temiz raporu verdi. Fidan, anılan hainler hakkında FETÖ bağlantısını bildirseydi, hainler YAŞ değerlendirmesine alınmaz, terfi ettirilmez ve 15 Temmuz darbe girişimi olmazdı.

    Tayyip Erdoğan da 15 Temmuz’un önde gelen ismi Semih Terzi’yi 1. sıradan generalliğe terfi ettirmişti.

    Emekli Başçavuş Hakan Fidan’ın MİT Müsteşarlığı/Başkanlığı döneminde, Yunan askerleri elini kolunu sallayarak 4 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığını işgal etti.

    Emekli Başçavuş Hakan Fidan’ın başında bulunduğu Dışişleri Bakanlığı, 16 Haziran 2025’de UNESCO’ya tescil ettirdiği harita ile Ege Denizi ve Doğu Akdeniz’de 220.000 Km2 lik Türk Kıta Sahanlığını Yunanistan’a terk etti.

    Boğaziçi Üniversitesi’nde doktora çalışması yapan ve 2005 yılında doktor unvanı alan Hulusi Akar’ın doktora çalışması ve doktor unvanı YÖK Kanunu’na uymuyor. Doktora çalışması 4 yıllık lisans eğitimine dayalı veya yüksek lisansa dayalı (4 yıllık lisans eğitim zorunluluğu var) yükseköğretimdir. Ancak, Akar’ın doktora tezi’nde yayınlanan özgeçmişinde 3 yıllık Kara Harp Okulu eğitimi var, 4 yıllık lisans eğitimi yoktur. Ayrıca, Akar’ın Kara Harp Akademisi’ndeki eğitiminin yüksek lisans sayılabilmesi için gerekli olan 4 yıllık lisans eğitimi yoktur.

   2003 yılında, 3563 Sayılı Harp Akademileri Kanunu’nun 14. Maddesinde yapılan değişiklik ile Kuvvet Harp Akademileri’nden mezun olan subaylara Yüksek Lisans Diploması verilmeye başlandı. Ancak bu uygulama Harp Okulu’nda 4 yıllık lisans eğitimi alan 1978 ve sonraki yıllarda mezun olan subaylar için geçerlidir.

    Hulusi Akar’ın doktora yaptığı dönem, 2002-2005 yılları arasında Ankara’da Kara Harp Okulu Komutanı olarak görev yaptığı döneme denk geliyor. Akar, Ankara’da otururken, 2 yıl süreli ve devam mecburiyeti olan İstanbul Boğaziçi Üniversitesi’ndeki doktora eğitimine nasıl katıldı?

    Hulusi Akar’ın doktora tezinde yayınlanan özgeçmişine göre Akar, 1997-1998 yılları arasında Bosna-Hersek’teki Türk Tugayı’nda, Albay rütbesinde, Tabur Komutanı olarak görev yapmış. NATO Dokümanlarında bile aynı yıllarda Türk Tugay Komutanı olarak görev yaptığı yazılı olan Akar’ın tezindeki özgeçmişinde makam tenzili yapması birçok soruyu beraberinde getiriyor.                         Akar’ın sunduğu tezi, kendisi mi yazdı?

    Gazeteci Yıldıray Oğur’un 17 Mayıs 2025’de, Karar Gazetesi’nde yayınlanan köşe yazısında, Müstafi Amiral Cihat Yaycı’nın Kurmay Binbaşı iken doktor unvanı aldığı tezinde Ümit Özdağ, Muzaffere Özdağ, Fikret Bila, Emre Kongar, Armağan Kuloğlu ve Necdet Pamir’in makale ve kitaplarından intihal/aşırma yaptığını gösteren belgeler yayınlandı.

    Yaycı, emekli olduktan sonra Doçent oldu. Yüksek Öğrenim Kurumu, Yaycı’nın Doktor ve Doçent unvanını iptal edecek mi, hep birlikte göreceğiz.