KÜLTÜR SANAT

Neslihan Dağlı ile Seçkin Şiirler’de Ümit Şener Ta

Merhaba sevgili okur.

Şairler ki duygu okyanusunun korkusuz kaptanlarıdır. Onlar vurgun yemeyi göze alarak, derin suların en dibindeki inciye talip olmasalar nasıl çıkardı ortaya yüreğimize dokunan dizeler.

Bu haftanın şair konuğu sevgili Ümit Şener Ta 1974 yılında Hollanda’da doğdu. lise eğitimini Adana’da, üniversite eğitimini Marmara Üniversitesi Psikoloji bölümünde tamamladı. Şiirleri berfin, bahar, ağır ol bay düzyazı, martı, bachibouzouck gibi dergilerde yer aldı.

Amerika’da yaşayan ve Miletus dergisini çıkartan Ümit Şener Ta’nın Böcekçiler Çarşısı ,Virginia Woolf’a Mektuplar ve  Kısa Pantolonlu yetişkinler bandosu adlı üç şiir kitabı var. Amerika’da Booksi edebiyat sitesinin açtığı şiir yarışmasında Virginia Woolf’a Mektuplar adlı şiiri en çok okunan şiir olmuştur. Hala şiir yazmaya ve editörlük yapmaya devam etmektedir.

Ümit Şener Ta

YAŞLANMAK

Konuşmak istersin belki

uzaklığından

Soğukluğundan

Bitirdiğin hikayelerin

Sonunu neden yazamadığından

düşlediğin gibi değildir hayat

Farklı kıyafetler

Farklı filmler

Farklı oyuncular çizersin kafanda

Çizdiğin ve elindeki birbirine benzemez

Aynandaki yansımanı tanıyamamak gibi

İnsanların arasında oturup

Onları dinlersin

Sana ait değildir hiç bir şey

Sen yoksundur

Yollarda yürürken

Yol sahiplenmez sana

Ya da sen

Ait değilsindir mekana

Anlatmak istemiyorsun

Ben de dinlemek istemiyorum

görmek istemiyorum

Nedendir suskunluğun

Taşların kırılganlığını taşıyorum

Kâğıtların yanık kokusunu

Üzerimdeki külleri temizlemiyorum

Her defasında yeniden

Yanacaksam

Nedendir ateşten korkmak

Çarpacaksa her defasında

zaman

yaşlanmaktan korkmuyorum

* *

NESİL

Kırılgan nesil

Olmayan düş

Ah çocuklar!

Hayali yaşayanlar

Özü bilmeyenler

Sussam kimse duymayacak

Sebebini

İndirdiğininiz kuyularda

Güneşi çok görenler mezhebindeyim

Kanımı sularken alkol

Köşelere atarım çentiklerimi

* *

YER

Köpek gibi gezdirirken zamanı

düşen kadınları topladım sokaklardan

sen bunları zaten biliyorsun

yağmuru anlamadığında

pas karışır tuz lekelenir

şeytan tırnağı çıkartırım

asfalt dükkânlarda

binlerce parçalara bölünürken

ihtiyar ahmak

bıraktığım yer aldırmaz gittiğime

Anılarım Çalmayın Kapımı

siz unutulmayışın yüzleri

anılarımda çatlayan.

dolaşmayın koridorlarımda uykusuzluğumun

çocukluğumu getirmeyin bana

ağlayışlarını pencerelerin

oyuncakların kırılışını

rüzgarları getirmeyin

tenimi süpürerek esen

anılarım!

çalmayın kapımı.

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Uyarı: Korumalı içerik !!

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.