Merhaba sevgili okur,
Bu haftanın şair konuğu sevgili Yusuf Ferhat. Tunceli (Dersim) de dünyaya gelen şair Elazığ, Zonguldak, Bursa olmak üzere 1975—2005 tarihleri arasında TEK Türkiye Elektrik Kurumu, şimdiki adıyla TEDAŞ da memur olarak çalıştı.
Şiirle ilk teması, ilk ilgisi öğrencilik yıllarında gerçekleşen Yusuf Ferhat’ın memurluk süreci boyunca da şiirden kopmadan yazmaya, üretmeye devam etti.
Memur olarak görev yaptığı TEDAŞ Bursa Elektrik Dağıtım Müessese Müdürlüğünden 2005 yılında emekli oldu.
Bursa Yazın Derneği ( BUYAZ) VE Emekli Öğretmenler Derneği üyesi .
YUSUF FERHAT’IN ŞİİRLERİNİN YER ALDIĞI DERGİLER VE ESERLERİ ;
BENİDROM İstanbul 2020 Türk Şairler Seçkisi Antolojisi ,14 Temmuz 2022 tarihli Cumhuriyet gazetesinin Cumhuriyet kitap ekinde yeni kitabı ‘’Kış Sürgünü Günler’’ ile ilgili Kültür Sanat’ın ‘’ vitrindekiler’’ sayfasında ,10 Ağustos 2022 tarihinde BİRGÜN Gazetesi Kültür Sanat , İzmir İlk Ses Gazetesi 2020 yılında ilk kitabı’’ Yamalı bir abaydı yaşamak’’ la ilgili dönemin Kültür Sanat yönetmeni Onurhan Alpagut ile yapılan geniş bir röportajı yayınlandı.
Çini kitap, Eliz Edebiyat, Üvercinka ,Sarmal Çevrim, Papirüs, Cüneyne, Artemis, Deliler Teknesi, Güney, Berfin Bahar, Gökkuşağı, Şiiri Özlüyorum, Altı yedi, Caz Kedisi, Kara Kedi, Ekin Sanat, Soldan Esintiler dergileri ve Tunceli Emek Gazetesinde yayınlandı.
Yamalı bir abaydı yaşamak ( şiir ) ALP Yayınları BURSA 2019
Kış Sürgünü Günler (Şiir) KLAROS Yayınları 2021
Yeni kitap (3.) çalışmalarına devam ediyor.
YUSUF FERHAT’IN ŞİİR ÜZERİNE DÜŞÜNCELERİ ;
ŞİİR ; Duygulardan, düşüncelerden süzülen sözcük anlamlarına kimi zaman değişik anlamlar yükleyerek, imgelerden, ritimden yararlanarak okurda estetik duygular uyandıran yazın türüdür.
Onun içindir ki; Şiiri düz yazıdan ayıran en önemli özellik dizelerdeki estetizmdir. Duygu ve düşünceleri imgelerle besleyerek ahenkli biçimde aktarmaktır aynı zamanda.
En kısa ve öz tanımı ; söz sanatıdır. Söze sanat işlemektir. Şiir; Şairin evrenidir. Şiir, az kelime ile çok şey söyleme sanatıdır. Şiirin hammaddesi hayatın kendisi, duygu yoğunluğu ve hayal gücüdür.
Nazım Hikmet; Ben kendi payıma bir iki iyice şiir yazdımsa, bunların tümünün içeriğini önceden iyice pişirdim.
Cemal Süreya; Şiir hayatın güncelliği, hayatın gazetesidir.
Ataol Behramoğlu ; Şairin şiiri ,onun kişiliğidir, hayatıdır. Yaşayan, kımıldayan, soluk alıp veren canlı bir organizmadır. Friedrich Hegel; Güzel sanatların en üstünü ve en zor olanıdır şiir.
Cahit Sıtkı Tarancı; Şiir,sözcüklerle güzel biçimler kurmak sanatıdır.
Atilla İlhan; Bazıları şiir sevmez, çünkü onların yaraları yoktur, yaraladıkları vardır.
Ünlü şairlerin şiire yönelik farklı tanımları vardır ancak sonuçta anlam bazında bir birleşme var.
AĞZI KANIYOR GECENİN
Dağları boynuzlamış uzaklık
Boynumuzda kara yazgılı yalnızlıklar.
Issızlığa bürünüyor kentin ağlayan yüzü
Kaleleri zapt edilmiş düşler uğulduyor şehrin koyaklarında.
Yollara ayrılık döküyor rüzgar…
.
Bir ürperti vuruluyor sokak ortasında
Dudağı yırtık akşamların.
Sığınaklar kapamış kapılarını çoktan
Ağzı kanıyor gecenin.
Cebinde kırış kırış aşklar durur köşe başlarının…
.
Ay vurulmuş, namlusu kırık karanlığın gezinde
Dili lal gecenin.
Parçalara bölünmüş göğün yüzü
Kıskacın kollarında hürriyet
Yasak mırıldıyor kaldırımın göbeğinde…
**
.
AYDINLIK BUDUYOR SOKAKLAR
Günle fısıldaşıyoruz pencerenin pervazında
Sabahın yamacını tırnaklıyorum.
İçimin kıyılarını arşınlıyorum ,
Gözleri bağlı sezgilerimle.
Dağlardan suya iniyor ceylanlar
Umudun makarasını başa sarıyorum…
.
İçi boşalmış dolunun
Kamburunu dövüyor kimliksiz sorgular.
Önüm arkam çıkmaz sokak
Ne yana baksam;
Yalnızlığın gerilen yüzü ile yüzleşiyorum
Hayatın kıvrılan yerinden tutuyorum kıskıvrak…
.
Gün eskir.
Buğulu akşamlar oturur acının kırık iskemlesine
Güncenin göbeğinde eskimiş yargılar
Sararmada hayatın dalları
Karanlıkta aydınlık buduyor arka sokaklar…
**
.
ELİ ŞAKAĞINDA DÜŞÜNCENİN
Kamburu çıkmış acılar yürüyor şehrin caddelerinde
Yıldızları topluyor bulutlar
Güvercinler üşüşmüş dalına akasyanın
Sözcüklerin suratı düşmüş
Eksiğini tamamlıyor karanlıklar…
.
Ürkek bir yalnızlık kuşatıyor geceyi
Sessizliğin fısıltısı oturmuş pencereme
Katran kokuyor hava
Eli şakağında düşüncenin
Yüreğimden; buhranlı satırlar dökülüyor kalemime…
.
Teyelliyorum fikrimin söküklerini,
Şafağın yırtığında.
İlmiklerini çözüyorum düğümlerimin
Ayağına basılmış umudun buruşukluğu yatıyor odamda
Güneşi tutulmuş gülüşlerimin …
.
Aklımı ak’ lıyorum ay ışığında
Yollarına ayrılık saçılmış mahallenin
Zulada sessizlik ağlıyor bir başına
Öfke soluyor göğün bulanık yüzü
Yalnızlığın eli kulağında…