Tarih önünde her zaman haklı çıkmaktan bıktım.
Çeyrek asırdan beri söyler ve dahi yazarım ki:
”Bu medya denilen yer ‘i*ne’ tarlasıdır.
Gazeteci yerine makulesini ve müsveddesini yetiştirir.
Eşeyinde ‘erkek’ yazan i*ne olur, dişi yazansa medeti ‘or*spulukta’ bulur.
Toplumda yer bulamamış, itibarı alçaktan da düşük, seviye ile ölçülemeyecek kimliksiz ve kişiliksizlerin libas gibi üzerlerine giydikleri sıfat olur ‘Gaztacılık’!
Çıkarlar ortaya arz-ı endam eylerler.
Kimi kalça kırıp, gerdan kırar, göz süzer, kimi şimdilerde eline bir cep telefonu alınca gaztacı diye ortalıkta salınır. Kalabalıkların içinde kendini adam sanır.
Bunlara ‘Dur’ diyecek hiçbir kurum ve kuruluş yoktur.
Bir ülkede basının seviyesizleştirilmesi, uluslararası tezgâhların basit ve fason dokuma ürünüdür.
İsteyerek, bilerek bu türden mahlûkları gaztacı diye piyasaya sürerler ki sorgulama bitsin.
Siyasilerin nemalandırdıkları, rampalandıkları hempaları yüzünden, bu tür yanatıklar piyasayı bu hale koydular.
Sonra bunlar çıkarlar gazetecilik adına ahkâm keserler.
Beyinleri kısır, fikirleri kabız, mahlûktan maada yaratık bile olamayanlar üç kuruşa temenna edip, salya sümük el etek öperler.
Etkili ve yetkili makamlar da bu tür yaratıkları çevrelerinde beslerler.
Bunlar düşünce ve edep kabzı oldukları için çirkefi marifet bellerler.
İğrenç ruhları kalemlerine, marifetlerine yansır ki kusturur da mide bulandırır.
Bu tür mahlukatların biri aklı sıra aşağılık kurnazlığı ile Çukurova Belediye başkanına kinini kusabilmek için bizi alet etmiş.
linkinde yayınladığımız bir haberin fotoğrafını alıp altına yorumunu yazmış ve o kadar şuursuz ve bilinçsiz ki altına da adana söz gazetesi diye ilave yeniden fotoğrafını çekip, servis etmiş.
Sayfada, Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’in kat irtifaına kısıtlaması konulu bülten haberi var.
Erkek ya da dişi her kimse bu it, adını mahfuz ederek yeniden çektiği bu fotoğrafı servis etmiş.
Meraklısına, ilgilisine ve dahi etkili ile yetkilisine neşren duyurulur.
Biz böylesi aşağılık işlere tenezzül de, tavassut da etmeyiz
Biz kanıtladığımız her şeyi pervasızca yazarız.
Ve yazdığımızı da asla yayından kaldırmayız.
Böyle belediye başkanlarıyla, siyasilerle sıradan ve basit usullerle uğraşmak, mesleki ve fikri edep ve terbiyemizin dışındadır.
Bu aşağılık mahlûkatın ortaya çıkıp ben yaptım demesini beklemenin de anlamsız olduğunun bilincindeyiz. İt inine de girerek çıkarmasını elbet biliriz!
Reha Ören