Siyasetin pisliği sokaklara bulaştı. Zaten sokaklardaydı derseniz haklısınız.
Ancak bu kez il ilanları, broşürler sokakları siyaset çöplüğü haline getirdi.
Zaten pislikten geçilmiyordu. Seçim sürecinde sokaklar siyaset lağımına döndü.
Aslı astarı olmayan reklamlar bir yana, korkunç derecede vahim suçlamalar, siyasi kulislerden kaldırımlara kadar düştü.
Sokaklara dağıtılmış el ilanlarından en önemlilerinden biri de CHP Çukurova belediye başkan adayı Emrah Kozay ile ilgili.
CHP seçmenine ihanet başlığı ile yayınlanan el ilanında
AKP’li CHP Çukurova dayı deşifre oldu alt başlığı var. Monte edilmiş Avukat kimlik kartının üzerine kırmızı ile yazılmış Geçersizdir damgası şaibe uyandırıyor.
AKP kaydının olduğu bölüm ise dikkat çekiyor. Bu broşürün ön yüzü.
Arka yüzündeki ifadeler ise tüyleri diken diken ediyor.
“Değerli Çukurovalılar
AKP geçmişi
- Emrah Kozay 2003-2016 yılları arasında Ak Parti üyesi olup Ak parti gençlik kolları, delegelik ve sandık müşahitliği görevinde bulunmuştur. Kaldıki babası ve tüm akrabaları Ak partilidir.
- Nasıl avukatlık diploması aldığı
(İşte asıl önemli olan bölüm bu. İfadeler ve açıklamalar şaibeli) Akıl alası değil. Olması ihtimali de çok düşük. Bu benim kanaatim RÖ)
Gelelim metne:
Emrah Kozay Lefke üniversitesinde okurken uyuşturucu madde ticareti yüzünden okuldan atılmış ve bir süre sonra yine kıbrısda Yakındoğu üniversitesine kayıt yaptırmış ama hiç okula gitmemiştir. Bu husus transkiplerinden araştırılabilir. Kıbrısta ve Türkiyede sahtecilik konusunda isim yapmış “Başkan” lakablı Sertan Kuzu’ya para karşılığı sahte bir diploma düzenletmiş ve bu sahte diplomayla Adana Barosuna başvuru yapıp avukatlık ruhsatı almıştır. Ama Emrah Kozay’ın bu güne kadar avukatlar dahil hiç kimse adliyede ve her hangi bir dava dosyasında görmemiştir. Bu konusu SAVCILIĞIN İHBAR KABUL ETMESİ VE SORUŞTURMA YAPMASI GEREKMEKTEDİR. RESMİ EVAKTA SAHTECİLİK SÖZ KONUSUDUR.
(Diğer satırların doğruluğu tartışılır. Ama savcılığın harekete geçmesi ile ilgili satırlar doğrudur. Savcılık bu el ilanı üzerine mutlaka harekete geçmeli ve gerekeni yapmalıdır. Eğer asılsız ihbar ise bu broşürü basanlar da dağıtanlar da yargı huzuruna çıkarılmalıdır. (R.Ö)
UYUŞTURUCU BAĞLANTISI
- Emrah Kozay Lefke üniversitesi Hukuk fakültesi okurken üniversitenin karşısında bulunan SUNAN isimli kafeteryayı dayıları Bülent, Kerim ve ZEYNEL HALAÇOĞLU İŞLETMKİŞ VE Emrah Kozay kasada görev yapmıştır. Kıbrıs adli makamlarından tespit edilecek belgelere göre dayılar ve Emrah Ko6zay yemek paketleri içerisinde UYUŞTURUCU SATIŞI YAPARKEN YAKALANMIŞ VE APATTOPAR Kıbrısı terk etmek zorunda kalmışlardır. Dayıları yine adli makamlardan tespit edilebileceği gibi akkapı mahallesinde bir tırın içerisinde eroin yakalatmışlar ve Karataşdan bir deniz taşıtıyla önce suriye arkasından ıraka kaçmışlardır.
YAKIN ARKADAŞI BANKASI
- Emrah kozayın yanından hiç ayrılmadığı yakın arkadaşı ERDAL BİBER tefecilik yapmaktadır iddiaya göre Emrah Kozayında parasını fazi vermektedir. Hatta faize para verdiği bir kişiden alacağını alamayınca Tabanca ile yaralanmış ve ardam öldürmeye teşebbüs suçundan mahkum olmuştur. Bu nedenle Erdal Biberin YSK tarafından meclis üyeliği adaylığı düşürülmüştür.
El ilanının arka yüzünün an alt satırlarında ise büyük harflerle
BÖYLESİNE CİDDİ SUÇLARA KARIŞAN EMRAH KOZAYA ÇUKUROV HALKI OY VERMEZ!!!!”
Denilmiştir.
Okura not: El ilanındaki Türkçe hatalarını düzeltmedik. İstedik ki nasıl bir beyin ve kalemden çıktığı bilinsin.
Evet, bu el ilanı üzerine mutlak surette Cumhuriyet Savcıları harekete geçmelidirler.
İlanı yazanlar, basanlar (ki mutlaka Cumhuriyet Savcılığı’nda vardır. Yasal olarak basılan el ilanlarının Savcılıkların ilgili birimlerine teslim edilmesi gerekekir. Bunlar soruşturulmalı Emrah Kozay ile ilgili iddialar da tespit edilmelidir.
Doğruluğu felaket, değilse siyasi rezalettir. Bu fiili işleyenler mutlaka yargı önünde hesap vermelidir.
Yargı gerekeni yaparsa, bir nebze dahi olsa siyaset pisliği için uyarıcı örnek teşkil etme ihtimali vardır. Sorumsuzluklarla, “Ben yaptım oldu” mantığıyla bireyin ve toplumun kaderi ile oynanmamalıdır.
Emrah Kozay’ın bir zamanlar Ak Partili olması çok da önemli değil. Unutulmamalıdır ki bu CHP Kadın kontenjanından şeriatçı Suphi Bekaroğlunu bile TBMM’ne taşımıştır.
Özcümle Emrah Kozay zaten avukattır. Ne yapılması gerektiğini elbet bizden çok dahaiyi bilir. En azından tarafmızdan bir açıklama beklenilmektedir.
Reha Ören