MANŞETTÜRK DÜNYASI

Altaylardan adaya

 

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Konseyi, 1-2 Mayıs’ta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) gerçekleştireceği 17. toplantısında kritik bir konuyu ele alacak. Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan’ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde (GKRY) büyükelçilik açması, Avrupa Birliği’nin (AB) ekonomik baskıları gölgesinde tartışılacak. Türkiye, sorunu sessiz diplomasiyle çözmeyi hedeflerken, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AB’nin bu adımla KKTC’yi zayıflatmayı amaçladığını belirtti.

Şantaj

Türkiye gazetesi haberine göre, AB, Türk Cumhuriyetlerini GKRY’de diplomatik misyon açmaya ekonomik baskılarla zorladı. Özbekistan, Geliştirilmiş Ortaklık Müzakereleri’nin durdurulması ve yatırımların kesilmesi tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Kazakistan’a da benzer yaptırımlar uygulanırken, Tacikistan’ın AB’nin yardım ve yatırım kesintisi korkusuyla GKRY’yi desteklediği bildirildi. Bu baskılar, Türk devletlerinin GKRY’yi “Kıbrıs Cumhuriyeti” olarak tanımasına yol açtı.

Sessizlik

Türkiye, Türk devletlerinin GKRY’de büyükelçilik açmasına ilk tepkilerini kapalı kapılar ardında iletti. Kamuoyu önünde tepki göstermenin Rum Yönetimi’ne avantaj sağlayabileceği değerlendirildi. KKTC’deki toplantıda, sorunun “sessiz diplomasi” ile çözülmesi planlanıyor. TDT Aksakallar Konseyi, bu yüz yüze görüşmede, Türk dünyasının birliğini koruma ve KKTC’nin uluslararası konumunu güçlendirme yollarını arayacak.

Tatar’dan uyarı

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise konuya ve sessizliğe ilişkin yaptığı açıklamada AB’nin bu anlaşmayı yapmasındaki temel hedefin KKTC’yi engellemek olduğunu ifade etmişti.

Aksakallardan yorum

TDT Kurucu Genel Sekreteri ve emekli büyükelçi Halil Akıncı, Cumhuriyet’e verdiği demeçte, Türk devletlerinin GKRY’ye büyükelçi atamasını “ihanet” değil, “stratejik bir tercih” olarak nitelendirdi.

Akıncı, şunları ifade etti:

·       “Kıbrıs, TDT’nin 1992’deki ilk zirvesinden beri tartışmalı bir konu. Türkiye’nin Kıbrıs politikasında istikrar eksikliği var; Annan Planı’yla Türklerin hakları sınırlandırılmak istendi. Ayrıca, Türk Cumhuriyetleri, Sovyet zihniyetinden kurtulamadı. Sovyetler, Rum tarafını destekledi ve Türklerin ‘bölücü’ olduğu propagandasını yaptı. BM de bu görüşü benimsedi. Türk devletleri, kendi içlerinde ayrılıkçı hareketlerden çekindiği için Rum Kesimi’ni meşru sayıyor.”

Akıncı, Türk devletlerinin GKRY’yi tanımasının, gelecekteki olası toprak kayıplarına örnek teşkil etme korkusundan kaynaklandığını da vurguladı.

AK Parti ve Aksakal sessiz kaldı

TDT Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım’ın konuyla ilgili sessizliği sürerken TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un da 6-9 Nisan tarihlerinde ziyaret ettiği Özbekistan’da sessiz kalması dikkat çekti.

Bunun yanı sıra İYİ Parti’den transfer edilen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı Kürşad Zorlu’nun da konuyla ilgili sessizliği de tartışma konusu oldu.

Beklenen açıklamalar

Yaşanan sessizlik tartışmalarının ardından ilk olarak Kürşad Zorlu, 19 Nisan’da TRT Haber’e yaptığı açıklamada, bazı Türk devletlerinin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni (GKRY) tanıyarak elçilik açma kararlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunurken Türkiye’deki muhalefeti eleştirdi.

Kürşad Zorlu, ‘yanlış bir algı oluşturulmaya çalışıldığını’ iddia etti, “Türk dünyası hedefini siyasi çıkarla akamete uğratmaya çalışmak hiçbir siyasi partiye yakışmıyor” dedi.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş da Türkiye’ye resmi ziyaret gerçekleştiren Kazakistan Parlamentosu Meclis Başkanı Yerlan Koşanov ile bugün Meclis’te bir araya geldi.

KKTC’nin Türkiye’nin milli meselesi olduğunu hatırlatan TBMM Başkanı Kurtulmuş, KKTC’nin TDT’nin faaliyetlerine gözlemci üye sıfatıyla tam katılımını sağlayacak Nahçıvan Anlaşmasını Tadil Eden Protokol’ün, Kazakistan Parlamentosu’ndaki onay sürecinin tamamlanmasını arzuladıklarını belirtti.

 

Kaynak: kapsül.com

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.