
Merhaba sevgili okur,
Bu haftanın şair konuğu sevgili Nilüfer Uçar Malatya’da doğan şair, eğitimini aynı şehirde tamamladı. Öğretmen Okulu ve Açık Öğretim Fakültesi Ön Lisans mezunu. Uzun yıllar sınıf öğretmenliği yapan Nilüfer uçar. İçimde ukde kalan resim sevgisini emekli olduktan sonra gittiği resim kurslarında gidermeye çalıştığını söylüyor.
Eserlerinin de yer aldığı karma sergilere katıldı. Resme bazı nedenlerle ara veren şair, resmin bıraktığı boşluğu şiir’ le doldurduğunu geç bir zaman dilimine denk gelse de birbirlerine olan sevdanın büyüklüğünden söz ediyor..
‘’Şiirin kucağına nasıl düştüğümü bilemem ama iç içe olduğumuz bir gerçek. Şimdi; imgelerin verdiği enerjiyle, yaşam basamaklarını çıkıyorum. Şiirlerimin dizelerinde; hem iç isyan hem yaşam isyanı boy verir. Toplumsal yaşamda şiir de nasiplenir. Şiirin neresindesin diye sorulsa, sanırım hem içinde hem başlangıcındayım diyeceğim.
Zaman zaman şiir yazanların çokluğunda yakınılır. Bence şiir yazmak, kurak ruha bahar yağmurunun toprakla buluşması kadar değerlidir. Ot da yetişsin, çiçek de, ekin de. Yani doğanın güzelliği gibi ruh zenginleşir.
Şiir benim kendimle kaldığım özel alanımdır. Kimi zaman yorsa da doğan her şiir sevinç kaynağımdır. Şiir hastalığına yakalananlar bence tedavi olmasınlar derim. Bırakalım kronik şiir hastası olarak yaşamlarına devam etsinler. “Şiir tansiyonu” kalbi yormaz.
ŞİİRLERİNİN YER ALDIĞI DERGİLER;
Ekin Sanat, Berfin Bahar, İnsancıl, Artemis, Delikliçınar, Yaşam Sanat, Silgi, Çayyolu, Gökkuşağı, Mor Taka, Şiir Sarnıcı, Kirpi, Edebiyat Nöbeti, Çağdaş Edebiyat, Papirüs, Çinikitap, Eskişehir Sanat, Karakedi, Çıngı, Eliz, Zil, Nif, Kadran, Çağdaş Türk Dili, Tuna ve birçok dergide yayımlandı, yayımlanıyor.
ÖDÜLLERİ ;
11. Yunus Emre Şiir Yarışması’ nda “Ben Sınavı” şiirim…. 2. lik ödülü, Almanya / AABF Kültür Sanat Kurulu – Unesco 2021 Hacı Bektaş-ı Veli ve Yunus Emre Sanat Yarışması’nda “ah serseri dünya” şiirim 3. lük ödülü aldı.
KİTAPLARI VE KATKI SUNDUĞU KİTAPLAR;
Ben Sınavı Ekin Sanat Yayınları 2020, Nilüfer Mevsimi Hayal Yayınları 2021, Kırmızı İbik İmgenin Çocukları 2021
“Ahmet Uysal Şiir Seçkisi-2” Gökkuşağı Yayınları 2019
2021 Unesco Dünya Şiir İstanbul Etkinlikleri Seçkisi Artshop yayınları 2021
”Şeytan Diyor ki…” Klaros Yayınları 2021
NİLÜFER UÇAR’IN ŞİİR ÜZERİNE DÜŞÜNCELERİ;
Şiir, kişinin iç dünyasını yansıtsa da, tanık olduğu çağın var oluş nedenlerine dokunan, geçmişle günümüze / günümüzle geleceğe uzanan sessiz bir yolculuktur. Şiiri ayrıcalıklı kılan, damıtılmış sözcükleri seçip duyguyla harmanladıktan sonra, özün özü olan düşünceyi dizelere aktarıp düğümlemektir.
Dizem, ahenk, bütünlük dil zenginliğiyle işlenirken; yürek direnci, acıyı / hüznü / sevgiyi / ayrılığı / isyanı / özlemi / aşkı ince bir dille yorumlama sanatıdır şiir. Çağrışımlarıyla damakta bıraktığı tat okuyucusunu şiir seline kaptırabiliyorsa o şiirin yolculuğu uzun soluklu olduğu kadar bırakacağı iz de silinmeyecek kadar derin olur.
Şiir, ruhunda yaşamın isyanını barındırdığı kadar, güzellikleri de barındıran engin bir denizdir. Elbette salt duygu yumağı değildir şiir. Hazzı yaşatabiliyorsa, isyanı sezdirebiliyorsa, yaşama sevincini dizelerinin dudaklarına sıkıştırabiliyorsa, ilham perilerini uçurabiliyorsa şiir belleğindeki dinamikler ateşlenmiştir.
Şiir muhaliftir, asidi, sevgilidir, dosttur, anne şefkatidir, toplumun ince dilidir. İstiridyenin emeği incidir şiir. Jeffrey Moore der ki “ Şiir tek kişilik bir zevktir, yalnızlığın sanatıdır. ” Evet şiir bireyseldir, kişinin gökyüzünde kendiyle uçma yarışıdır. Karanlıkta ışıldayan yıldızdır.
Şiir şairin uyanık rüyasıdır. Şiir, denizde oltana takılan imge balığıdır. Şiir benim için; sesimle dertleştiğim, duygularımı dizelerime üleştirdiğim iç mekanımdır. O, benim kaprisli arkadaşımdır.

HANGİ ARA BÜYÜDÜM
ezberime sakladım kınalı yıllarımın adresini
rüzgâra direnen filizdim
patiska tene dokunan gözyaşın kaygısı
hesapsız gülmenin gururunu incitirken
ben daha küçüktüm
yaşamın satır aralarına yerleşen saflık
içimde pabuçlarıyla koşan çocuktu
büyümeyi çiçeklenme sandım ama
Toroslarda esen yeli
arkama almayı unuttum
o ara büyümüşüm
çiçeksiz düş tarlamda
meğer ikiz çığlığın kollarında beklermiş yaşam
kandım derenin ırmak olup akmasına
küsmek lüks olmuştu birden
korku rüyadan çıkmıştı çoktan
alfabeyi yutan dil neden sustu bilinmedi
tuzlanmış yalanların fısıltısında gerildi gençlik
büyümüşsün dedi ritimsiz sesler
düşler gerçeğe dudak büktü
renkli çoraplarım yırtılalı çok oldu
aşk inancıma rivayet karışmıştı zaten
**
ÇÜRÜK AŞK
derin gecenin şehvet düğmeleri
lâl ve ahraz sesiyle okşar sefil boşluğu
garip usumun düş iskelesinde
ıslak bir yorgunluk çözer dizlerimin bağını
kusurun yüz görümlüğüne
eskiyen günlerimi bağışladığımda
duvar yazılarına yazılmayan bir aşktım
oysa sevdanın rutubetli ipine
çürük aşlarını bağlayan / acar bir kızdım
suçumu iğne oyalı mendillerden saklar
ucuz kaprislere hevesim olmazdı
seyyar tutkularıma muskalar yazdıran
dışarıdan bakan gözlerde özgür bir deliydim
ağulu fıçılarda çürük aşklarım demlenirdi
hayallerimin eleği su akıtınca
kristal kaleler yaptım yıllarımın tortusunda
çürük aşkları yıkayacak ellerim yoktu benim
kalabalık bakıyordum ucuz ömrün kısa mesafesine
ölümü karanfile bıraktım / susuz aşklar uğruna
**
TANIDIM
kayanın yosun yüzünde
mavi yılanlar akar ölü gecenin kör gözüne
dağın ağrıyan karnı avcı yatağı
yanık kokar bizim dağın dumanı
siyahına kar, kavgasına kor düşünce
kalsın aynalı gözde bilge Sin
yoksul kovukta cevahir yürek kalsın
acıyla badanalı evlerin aynasız çocukları
ve dudakları uçuk yaşamın umut çırakları
tanıdım sizi, tanıdım haşin tırnak kirinden
onuru yıkanmış çocuk tanrılar tanıdım sizi
sevgi oyunu kör ebe, kimi yağ satar karayelde
kimi bal satar hovarda ellerde
dünya çember / dönüyor bayır aşağı
koşan sen, kaçan o / ara mesafe hilekâr
yaşamayı alfabeyle başladın, gerisi destan
konuşmak çırpınmaktır öğretti köklü hüzün
çerçevesiz yaşam duvara çivili altın kırbaç
yürek tüneli upuzun / harlı / karlı ve sulusepken
sofran tutumlu sevinç / taşlıkta boy verince ekin
yeterlilik sınavında kalan bedensel bütünlük
sormayacağım boşlukla uçurumun farkını
/ sen bilmeyeceksin
vazgeçmen zordu, yalınayak koştuğun yaşamda
/ çocuk
Tanıdım sizi, tanıdım haşin tırnak kirinden
Onuru yıkanmış çocuk tanrılar tanıdım sizi