Site icon Söz Gazetesi

Belen’li Ekmekçi Gülay…

Kadın meselesinde kim ne söylemiş olursa olsun. Benim fikrim ve zikrim değişmez.

Fıtratına bağlıdır;

“Kadın isterse abat eder harabı

İsterse harap eder abadı”

Böyle bilir, böyle söylerim.

Hiç ummadığınız bir yerde bir Türk kadını ile karşılaşıyorsunuz ki takdir etmemek mümkün değil.

Adana – Antakya istikametinde eskilerin deve bağırttıran dedikleri türden bir yokuş vardır. Belen denilir adına.

O vakitler deveyi bağırttırır da, bu vakitler koca koca motorlara su kaynatmaz mı?

Öyle bir kaynatır ki çok motorun contasını bile patlattığı olmuştur.

Gidenler bilir elbet. İşte o Belen denilen yerin arka taraflarında bir yerlerde Atik Mahallesi var.

Halkın ve hasbelkader gelip geçenlerin kuyruğa girdikleri bir fırın var. Yerliler Ekmekçi Gülay’ın yeri diyorlar.

Gülay Kurtulan, aslında bir ev kadını. Lakin bu devirde geçinmek zor zanaat. Gülay Kurtulan da yöresel ekmek yapmayı kafasına koymuş.

Halis yerli kara buğday unundan mayalı bazlama yapıyor.

Maşallahı var. İki arkadaşı da onunla hem yarenlik ediyorlar hem de emek paylaşıp, semeresini bölüşüyorlar.

İşler mi?

Hamt olsun” diyor Gülay kurtulan.

Ekmekçi Gülay ve mis kokulu yerli kara buğdaydan yaptığı mayalı bazlamanın ünü Belen’in hudutlarını çoktan aşmış.

“Başka illerden de sipariş alıyoruz” diyen Gülay Kurtulan tam da yazının başlığında belirttiğim gibi.

“Kadın isterse abat eder harabı” dedirten bir Türk kadını.

Tebrikler bol kazançlar.

İnşaallah ibret alır Gülay ve Gülay gibilerinden başka başka kadınlar.

Reha Ören

 

 

 

 

Exit mobile version