Trabzon’un Fatih Sultan Mehmet Han’ın fethih günü olan 15 Ağustos’u da kapsayan 14-17 Ağustos 2025 günleri arasında, Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından ”Trabzon Uluslararası Horon Festivali”’ tertip edilecekmiş!
Bu festivale eğer Yunanistan’dan ekipler katılırsa, bu festivalin açıkça Yunanistan’ın hayali Pontus iddialarına hizmet edeceğinin yetkililer farkında mı acaba?
Yunanistan’dan katılım olması durumunda bu festival, horon üzerinden Trabzon ve havâlisinde etnik kaşımaya neden olacağı gibi, hayâli Pontus propagandalarına malzeme olacak, horon ve kemençe üzerinden Yunan’ı bölge kültürüne ortak etmek ile neticelenecektir ki, bu kabul de, telafi de edilemez.
Zira, Yunan istihbaratının yönlendirdiği sosyal medya hesaplarına girildiğinde, bu festival üzerinden ne denli Pontus propagandaları yaptıkları görülecektir.
Şu an Yunanistan’da Trabzon üzerinde hak iddiası için kurulu 60 civarında PONTUS DERNEĞİ mevcut olup, bu Pontus Derneklerinin çeşitli ülkelerde 550 ye yakın şubesi vardır. Yunanistan’da sırf Trabzon ve civar İllerde yürütülen Pontus faaliyetlerine maddi destek sağlamak için KÜÇÜKASYA isminde bir banka dahi kurmuşlardır.
Diğer yandan, ortada bilinmesi gereken bir gerçek vardır ki, Karadeniz kemençesi Oğuz Türk çalgısıdır ve kökeni Orta Asya’ya dayanır. Türkler bu çalgıyı, Doğu Karadeniz, Adana ve civarı, Gagavuz Türkleri’nin yaşadığı Moldova gibi.farklı coğrafyalara taşımıştır. Kemençenin atası Türk çalgısı olan IKLIĞ’DIR. Kemençenin atası olan Iklığ hala daha Türkiye’de Yörük köylerinde çalınmaktadır. Türkistan (Orta Asya)’daki Türk Cumhuriyetleri müzik, tarih ve kültür müzelerine baktığımızda kemençenin tıpatıp benzerleri mevcuttur. Halen Türkistan (Orta Asya)’da horonun hemen hemen aynısı oynanmaktadır. Tarihi, teknik ve bilimsel yönden bakıldığında, Kemençesi Oğuz çalgısıdır. Üstelik Trabzon’da en az 4000 yıllık Türk şehridir!
Anadolu’da ve Trabzon’da Türk tarihinin bilinen geçmişi 4000 yıl öncesine kadar uzanır.”
Nasıl mı?
1.İskitler ve Sakalar, M.Ö. 2000’lerden itibaren Karadeniz’in kuzeyinden Kafkasya’ya ve Anadolu’ya sarkmıştır.
2.Bu halklar, Türk kültürünün temel unsurlarını
·Cihat Yaycı ; “Anadolu’da ve Trabzon’da Türk tarihinin bilinen geçmişi 4000 yıl öncesine kadar uzanır.” Nasıl mı? 1.İskitler ve Sakalar, M.Ö. 2000’lerden itibaren Karadeniz’in kuzeyinden Kafkasya’ya ve Anadolu’ya sarkmıştır. 2.Bu halklar, Türk kültürünün temel unsurlarını taşıyan atlı göçebe savaşçı topluluklardır. 3.Gömü şekilleri, silahlar, sanat üslupları, kadına verilen değer, hayvancılığa dayalı yaşam ve kutsal at kültü gibi unsurlar, sonraki Türk devlet ve boylarında birebir görülür. 4.İsimler – Tomris, Alper Tunga gibi figürler – Türk destanlarında ve tarihî hafızasında yaşamaya devam etmiştir. Akademik ama net bir ifade ile: “İskitler ve Sakaların Türklerle etnik ve kültürel bağlantısı göz önüne alındığında, Anadolu’da ve özellikle Doğu Karadeniz’de Türk tarihinin bilinen izleri M.Ö. 2000’lere, yani yaklaşık 4000 yıl öncesine kadar gitmektedir.” Yani; “Türkler Anadolu’ya 1071’de girmedi; en az 4000 yıl önce buradaydılar. Trabzon ve Karadeniz, İskit ve Saka Türklerinin anayurtlarından biridir.” Bu konuda detay arayanlara aşağıdaki kaynaklara göz atabilir •Herodot Tarihi – İskit-Saka savaşçı halk anlatımları •Zeki Velidi Togan – Umumi Türk Tarihine Giriş •Bahaeddin Ögel – Türk Kültürünün Gelişme Çağları •Nihal Atsız – Türk Tarihi Üzerine Makaleler •Divânu Lügati’t-Türk – Kaşgarlı Mahmud
SON SÖZ: Dolayısıyla , resmî veya gayriresmî hiçbir tarih anlatısında Türklerin Anadolu’ya yalnızca 1071’de geldiğini söylemek yersizdir. Doğru cümle şudur: “Türkler Anadolu’ya 1071’de gelmedi. Binlerce yıldır zaten oradaydılar.” “İskitler, Sakalar, Massagetler ve onlardan türeyen tüm bozkır kavimleri Türk’tü. Bu nedenle Anadolu’da ve Trabzon’da Türk tarihinin izleri 4000 yıl öncesine uzanır.”
Kaynak:
TÜRK DEGS / TURK MAGS Cihat Yaycı’nın Başkanı olduğu MAVİ VATAN Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezinin hesabıdır. Türk Devleti, Vatanı, Milleti ve Bayrağı için çalışırız.
Arkadaşlarınızla paylaşın
