ADANA BUGÜNDEN İTİBAREN PORTAKAL ÇİÇEĞİ KOKUSUNU DÜNYAYA YAYACAK… -İlhan KARAÇAY-
sozeditor
2013 yılında halkın inisiyatifi ile başlatılan, ‘Nisan’da Adana Portakal Çiçeği Festivali’ne, yurt içinden ve dışından yüzbinler katılacak.
Dans gösterileri, Üniversite müzik gruplarının konserleri, Halk oyunları gösterileri, Bando gösterileri spor müsabakaları ve narenciye çeşitleri ile Adana’da sokaklar şenlenecek.
Hollandalılar’ın çiçek bayramları gibi kutlanan festivalin tek dezavantajı: Bu şenliğe, bir Hıristiyan vecibesi olan ‘Karnaval’ sözcüğü gölge düşürüyor.
Bakmayın siz, arada bir Adana’ya ve Adanalılara yazdığım eleştirel esprilere.
Has Adanalı eğitimci, siyasetçi ve yazar dostum Cezmi Doğaner’e, ‘Büyük köylü’ diye hitabıma ve bazı Adana milletvekillerini, ‘Çukurova Havalimanı’nı baltaladıkları’ için yaptığım eleştirilere de bakmayın…
Benim gibi Mersinliler için bir kardeş şehirden ziyade, ikiz şehir kabul edilen Adana’mız, Türkiye’nin incisi sayılan şehirlerimizden biridir.
Pamuk tüccarları ile ünlü olan Adana’mız, narenciye yetiştiricileri ile de ünlü bir şehir olarak, Türkiye’nin ilk festivaline sahip olan bir yerdir.
Bu şehrin renkli ve coşkulu etkinliklerinden biri de her yıl düzenlenen Adana Portakal Çiçeği Festivali’dir. Portakalın o eşsiz kokusuyla dolup taşan bu festival, baharın gelişini kutlamak için düzenlenen bir şölen niteliğindedir.
Her yıl Nisan ayında gerçekleştirilen bu festival, Adana’nın doğal güzelliklerini ve zengin tarım potansiyelini kutlamak için düzenlenir. Şehir, bu dönemde portakal ağaçlarının açan çiçekleriyle donanmış bir görünüme bürünür ve festivale katılanlar bu muhteşem manzara eşliğinde unutulmaz anlar yaşarlar.
Adana Portakal Çiçeği Festivali, renkli kortejler, sokak gösterileri, konserler, yarışmalar ve yöresel lezzetlerin bulunduğu bir panayır atmosferinde gerçekleşir. Geleneksel halk oyunları ve müzikleri de festivalin vazgeçilmezlerindendir. Ayrıca, festival kapsamında düzenlenen portakal temalı yarışmalar ve sergiler de katılımcılara eğlenceli ve öğretici deneyimler sunar.
Adana Portakal Çiçeği Festivali, sadece Adanalıların değil, Türkiye’nin dört bir yanından ve dünyanın dört bir köşesinden gelen ziyaretçilerin de ilgisini çeker. Festival, Adana’nın misafirperverliğini, kültürel zenginliğini ve yaşam sevincini yansıtan bir platform olarak öne çıkar.
Her yıl on binlerce kişinin bir araya geldiği Adana Portakal Çiçeği Festivali, hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin gönlünde özel bir yer edinmiştir. Bu festival, portakalın ve Adana’nın bereketini, coşkusunu ve enerjisini kutlamak için mükemmel bir fırsattır.
Nasıl ki, Hollanda’da çiçek bayramları tüm dünyada ünlüyse, Adana’nın ‘Portakal Çiçeği Festivali’ de o kadar ünlü sayılır.
Adanalılar, İspanya’nın Valensiya sokaklarını süslemiş olan turunç ağaçları gibi, kendi sokaklarını da süslemiş olan turunç ağaçlarına istinaden, 12 yıl önce bir festival düzenlemeyi planlamışlardı.
İşte, 2013 yılında halkın inisiyatifi ile başlatılan ‘Nisan’da Adana Portakal Çiçeği Festivali’ne, 12 yıl sonra bugünden itibaren, yurt içinden ve dışından yüzbinler katılacak. İki hafta sürecek olan festivalde, Dans gösterileri, Üniversite müzik gruplarının konserleri, Halk oyunları gösterileri, Bando gösterileri spor müsabakaları ve narenciye çeşitleri ile Adana’da sokaklar şenlenecek.
İki yıllık kovid-19 pandemisi nedeniyle yara alan bu festivalde yaşananları daha sonra okuyacaksınız mutlaka…
KARNAVAL ZIRVASI
Ne yazık ki, daha önceleri de olduğu gibi, bu kez de muhteşem olacağına mutlak gözüyle bakılan, ‘Nisan’da Adana Portakal Çiçeği Festivali’ne bazı bilinçsizler gölge düşürüyor.
Benim yazılarımı da yayınlayan, Adana’daki haber portalının sahibi Oktay Erol, bu festivale ‘Karnaval’ diyenlere ateş püskürüyor. Karnaval sözcüğünün yanlış olduğunu söyleyen Oktay kardeşimin bu iddiasını ben de araştırdım. Hollanda’da ünlü bir Kardinal olan bay Püt ile konuştum ve sonunda anladım ki, ‘karnaval’ sözcüğü, festival anlamında değilmiş. Karnaval sözcüğü, bir dini vecibedir. İtalyanların ‘Carne Levare’ dedikleri karnaval, 40 günlük et orucuna verilen bir isimdir. Bu oruçtan önce yapılan şenliğe de ‘Karnaval festivali’ denmektedir.
Böyle biline ve böyle yapıla…
Yani, ben de dahil, çok kişinin, ‘festival’ anlamını taşıdığını bildiğimiz karnaval, bir dini vecibedir. Yukarıdaki afişte görüldüğü gibi, bu hatayı bilinçsiz bir şekilde yapmakta olanlar, derhal bu hatadan dönmeliler ve bir dini vecibe olan karnaval sözcüğünü kullanmamalılar.