Prof. Dr. AYHAN SEZERZOR YAZI

ALLAH’IN ELİ

Read, Hollis. (1860). The Divine Providence Historically Illustrated of the Extension and Establishment of Christianity. Hartford: Robins and Company.
Tillet, Wilbur Fisk. (1923). The Hand of God in American History —A Study of Divine Providence as Seen in the Life and Mission  of a Nation. Nashville, Tenn.: Cokesbury Press.
İki yobaz din adamı, Hollis Read ve Wilbur Fisk Tillet’in kitaplarının başlıklarında “Allah’ın Eli” ifadesi var. Her iki yobaz da Allah’ın Hıristiyanlığı yaymak için “değerli” papazlarını kullandığına inanıyor.
Hollis Read’in 1860’da basılan kitabı,  tarihi gelişmeleri aktarması ve İslam dünyası ile Osmanlı İmparatorluğunun nasıl çöktüğünü anlatması açısından önemli. Read’e göre, bütün olup bitenler Allah’ın iradesiyle oluyor.
Read gerçekten dangalakça şeyler söylüyor. Örneğin, sıradan bir tarihçi her şey Allah’ın iradesine göre olduğuna göre Allah’ın nasıl olup ta Türklerin İstanbul’u zapt etmesine göz yumduğunu soruyor. Yobaz Hıristiyan tarihçinin yanıtı hazır: Allah dinsizleri ve muzır Hıristiyan mezhepleri yok etme işini Türklere vermiş.
•Read’e göre zaten Allah’ın Hz. Muhammed’in peygamberliğine izin vermesi de onun eliyle putlara tapanların yok edilmesi içinmiş.   Anti-Christlerin azgın saldırılarını ancak Türkler durdurabilirmiş.
The Moslems were the watch-dogs of Providence, to protect the flock and to control the wolf. Nothing short of the relentless arm and the iron sinews of the Turk,could arrest the maddening progress of the Beast.  (s. 284)
•Napolyon’un Mısır’ı işgal etmesi Osmanlı Devletinin gücünün tükendiğine işaret etmiş. Batı dünyasınde Osmanlı’nın artık Batılı güçlere karşı koyamacağı anlaşılmış. Mısır İşgalinden sonra Osmanlı Hıristiyan ülkelerin ayakları altında kurbanlık koyun gibi bekler olmuş. Hıristiyan ülkeler ganimet paylaşımında anlaşıncaya kadar Osmanlı İmparatorluğunun parçalanmasını ertelemişler.
“By his (Napoleon’s) expedition and success in Egypt, he not only himself struck a heavy blow on Turkish power, but he revealed to the whole political world the weakness of the Turkish empire. Hordes of Turks, Arabs, and Mamelukes, were seen to be no match for an European soldiery. TURKEY HAS SINCE LAIN A PREY AT THE FEET OF CHRISTIAN NATIONS, TO BE SEIZED THE MOMENT THE VICTORS CAN AGREE ON THE DIVISION OF THE SPOIL.(s. 281)•
İSHAK VE İSMAİL•
Hollis Read gerçekten katı bir yobaz. Bütün dünya bilgilisine rağmen her katı yobaz gibi mantığını kullanmaktan aciz. •
Hz. İbrahim’in Yahudi olduğuna kuşku yok. İbrahim’in iki oğlu var: İsmail ve İshak.
İsmail’in annesi Hacer adında bir cariye. İshak ise karısı Sara’dan doğma. Allah her iki oğula da kendi kavimlerini kurma kabiliyeti bahşediyor.
Hollis Read nasıl bir çapsız ve aptal  din adamı olduğunu İsmail ve İshak kıssasıyla gösteriyor. İshak İbrahim’in karısından doğduğu için “asil” ama İsmail bir cariyeden doğduğu için “asil” değil. Hollis Read, bu durumu, İsmail’in soyundan gelen Hz. Muhammed için bir olumsuzluköğesi olarak gösteriyor.•
Hz. Muhammed,  Allah’ın kendisine verdiği puta tapanları yok etme görevi tamamlanınca İslam dünyası çökmeye bırakılmış.
Allah, Osmanlı’ya karşı Yunanlıların isyanını örgütleyip onlara zafer nasip ettikten sonra kendi başına ayakta durabilen tek bir İslam gücü kalmamış. Already there is not a Moslem power that can stand of itself.
Hollis Read’e göre bu Allah’ın planladığı bir durumdu.
AMERİKAN TARİHİNDE TANRININ ELİ•
Wilbur Fisk Tillett’in kitabı bir açıdan takdire değer. Bu kadar aşikâr yalanı araya hiç doğru katmadan, arsızca sıralamak da bir marifet olmalı.•
Wilbur Fisk Tillett  kitabının ilk tümcesiyle  DANGALAKLIĞIN zirvesini zorluyor:
THE last and noblest effort of Divine Providence in behalf of the human race” is what Ralph Waldo Emerson calls the United States of America.•
Allah’ın insan ırkının yararına en son ve en soylu çabası Ralph Waldo Emerson’un Amerika Birleşik Devletleri dediği şeydir.
Ralph Waldo Emerson, tarihin en büyük ve en uzun süren soykırımına  “Allah’ın insan ırkının yararına en son ve en soylu çabası” diyecek son kişidir.
Wilbur Fisk Tillett  gerçekten mide bulandıracak nitelikte bir yalancıdır. Christoph Colomb’un kendisine Hıristiyanlığın ışığını yayla misyonunu yüklediğini söylüyor.
Her iki kitap ta Afrika  ve Güney Amerika ülkelerinin  doğal zenginliklerin yağmalanmasını ve halklarının köle olarak kullanılmasını HIRİSTİYANLIK IŞIĞININ yayılması olarak nitelendiriyor.
•Hollis Read’ın Talmud eleştirisi de çok komik.The Talmud is a mass of crude fables, superstitions, and absurdities. From the bondage  of this yoke the Jewish mind is laboring to be free. (s. 354)
Talmud  yavan kıssalarla, hurafelerle ve saçmalıklarla doludur. Yahudiler zihinlerini bu saçmalıklardan kurtarmaya çalışıyorlar.•
İncil’de İsa, babasız doğuyor. Suda yürüyor. Suyu şaraba döndürüyor. Yüzlerce kişiyi iki kişilik yiyecekle doyuruyor. Ölüleri diriltiyor. Felçlileri tedavi ediyor. Öldükten üç gün sonra diriliyor.
Katolitkler Hz. İsa’nın Allah olduğuna, İsa’nın, Allah’ın ve Kutsal Ruhun tek bir varlık olduğuna inanıyor.
Hollis Read’e göre, Talmud saçmalıklarla dolu, İncil’de sadece mantığa uygun şeyler anlatılıyor.•
FİLİSTİNLİ-YAHUDİ DÜŞMANLIĞI
Hollis Read’e göre Filistinli-Yahudi düşmanlığı ta İshak ve İsmail çatışmasına kadar uzanıyor olmalı.
Bizim ulemaya göre  Allah Yahudileri lânetlemiştir. Yahudilere göre ise Allah kendilerine toprak vadetmiştir.
DİN ADAMLARI müdahil olduğu sürece iki halk arasında barış sağlanması mümkün değildir.Din adamları ve inanç farklılıkları bir kenarda tutulup insanlar olarak görüşmeler yapılamazsa barış sağlanacak gibi görülmüyor.
Ne yazık ki  Hollis Read ve Wilbur Fisk Tillett  gibi din adamları hem Hıristiyan hem de İslam dünyasında giderek çoğalıyor ve yangına su yerine benzin sıkıyorlar.
Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Uyarı: Korumalı içerik !!

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.