İsmail CENGİZZOR YAZI

ÇİN VE ABD ARASINDA AFGANİSTAN’DA GÜÇ REKABETİ  / İsmail Cengiz

ABD Başkanı Donald Trump’ın İngiltere ziyareti esnasında “Bagram Üssü”nü geri alma niyetini açıklaması, Afganistan üzerinde Çin ve ABD arasındaki güç rekabetini yeniden gündeme taşımıştır.

Trump’ın Afganistan’a tekrar geri dönme planını İngiltere ziyaretinde dillendirmesi, yıllardır Hindistan-Pakistan-Afganistan üzerinde etkisi olan İngiltere’nin de onayını aldığını göstermekte.

11 Eylül terör saldırısı(!) sonrası 2001’de ABD güçlerinin Afganistan’ı işgalinin ardından kurduğu ülkenin en büyük askeri üssü olan “Bagram Üssü”nün tekrar aktif hale getirilme isteğinin arkasında ABD Derin güçlerinin ve İngilizlerin olduğu anlaşılıyor.

 

Begram Üssü’nü geri almak istiyorum, orası asla bırakılmamalıydı” diyen ABD Başkanı Donald Trump’ın İngiltere ziyaretinde İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile ortaklaşa düzenlediği basın toplantısında, “Çin’e karşı Afganistan’da askeri varlık bulundurmanın gereğini vurgulayan açıklamaları, çağlar boyunca büyük güçler arasındaki rekabetin sahnesi olan bu ülkeyi bir kez daha uluslararası kamuoyunun gündemine taşımıştır.”

ÇİN’İN NÜKLEER ÜRETİM MERKEZİ ABD’Yİ ENDİŞELENDİRİYOR

ABD (İngiltere)’nin tekrar Afganistan’a yerleşme arzusu, Çin’in Afganistan ve Pakistan üzerinde yürüttüğü etkili projelerden duyduğu rahatsızlıktan kaynaklandığı bilinmekle birlikte, ABD’yi kaygılandıran esas endişe, Çin’in nükleer silahların üretim merkezinin uçuşla sadece bir saat uzaklıkta olmasıdır. Çin’in atom ve nükleer deneme üssü de 50 dakika uzaklıkta Uygur Bölgesi’nde Lop-Nor yakınlarında bulunmakta.

Nitekim; “ABD Başkanı Trump, 2025 yılı şubat ayında düzenlediği ilk kabine toplantısında selefi Joe Biden döneminde (Afganistan’dan) gerçekleştirilen çekilme sürecinde ABD ordusuna ait silahlar ve üsler dahil askeri varlıkları geride bırakmasını eleştirmişti. Trump, Bagram’ı geri alma planını ilk kez burada kamuoyuna açıklamış ve yine üssü istemelerinin sebebinin Afganistan olmadığı, “Çin’in nükleer füzelerine bir saat uzaklıkta bulunduğu için” almak istediklerini söylemişti.” (Emre Aytekin, 19.09.2025, A.A.)

Pekin yönetimi, Taliban yönetimiyle farklılıklarına karşın, Afganistan’ın kuzeydoğusundaki dar bir koridor olan Vahan Koridoru ile Çin’in egemenliği altındaki “Doğu Türkistan” olarak bilinen “Uygur Özerk Bölgesi”ne sınır komşusu olması, bu ülkedeki istikrarsızlık Çin’i hem etkiliyor hem de endişe sevk ediyor.

Kuşak ve Yol Girişimi” ile tarihi İpek Yolu güzergahında ulaştırma ve altyapı projeleriyle Doğu-Batı ticaretini canlandırmayı hedefleyen Çin, bu coğrafyada kritik konumda bulunan Afganistan’da istikrarın sağlanmasını çıkarına görüyor.”

Öte yandan Çin, “Taliban yönetimiyle farklılıklara rağmen”, Afganistan’ın zengin maden kaynaklarının işletilmesine ve ülkenin yeniden inşasına yönelik iletişim, ulaştırma, enerji ve altyapı alanındaki projelere ilgi gösteriyor.

Nitekim; “Çin Dışişleri Bakanlığı, 12 Nisan 2023’te yayımladığı “Çin’in Afganistan sorunundaki pozisyonu” başlıklı 11 maddelik belgede yeniden jeopolitik çatışma ve bölgesel istikrarsızlık kaynağı olmaması için ülkede siyasi uzlaşmanın ve kalkınma çabalarının desteklenmesi çağrısında bulunmuştu.” (Emre Aytekin, 19.09.2025, A.A.)

GANSU’DAKİ 404 NO.LU NÜKLEER ÜS

“Çin’in askeri ve sivil tüm nükleer programlarını yürüten Çin Ulusal Nükleer Enerji Kurumunun (CNNC) ülkenin kuzeyindeki Gansu eyaletinde “404 No’lu Üs” adı verilen nükleer araştırma tesisini getiriyor.

“1958 yılında kurulan 1000 kilometrekarelik tesis, Çin’in ilk ve en büyük nükleer araştırma kuruluşu özelliğini taşıyor.  Bu tesiste yürütülen araştırmaların Çin’in 1964’te ilk atom bombasını ve 1967’de ilk hidrojen bombasını imal etmesinde kilit işlev gördüğü düşünülüyor.” (Emre Aytekin, 19.09.2025, A.A.)

Çin’in nükleer deneme alanı ise hemen Gansu eyaletinin sınırındaki Uygur Bölgesi’nde yer alıyor. Bölgede yapılan yeraltı ve yerüstü nükleer denemeler sonucunda on binlerce insanın öldüğü, on binlercesinin de sakat kaldığı hala bölgede sakat doğumlara rastlanıldığı biliniyor.

AVRASYA KITA KÜTLESİNDE İLERİ KARAKOL

“Afganistan’ın kuzeybatısındaki Parvan vilayetinde yer alan, başkent Kabil’e 47 kilometre uzaklıktaki Bagram Hava Üssü, hem Afganistan’ın kuzeyine hem de çevre ülkelere hakim, kritik konumda bulunuyor.

1950’ler Sovyetler Birliği tarafından inşa edilen üs, ABD’nin işgal döneminde de ABD ordusunun ve koalisyon güçlerinin askeri operasyonlarının merkezi oldu. Bu dönemde üste 10 bini aşkın asker konuşlandı.

Dünyanın en büyük askeri üslerinden Bagram Hava Üssü’nde biri 3,6 kilometre uzunluğunda ve 46 metre genişliğinde, diğeri 3 kilometre uzunluğunda ve 26 metre genişliğinde iki uçak pisti bulunuyor. Daha geniş olan pist, ağır bombardıman ve nakliye uçaklarının iniş kalkışlarına olanak sağlıyor.

Trump, üssü geri almak için Taliban ile görüşmeler yürüttüklerini iddia ederken Batı basınına konuşan güvenlik yetkilileri, bu konuda çalışmaların olduğunu doğruladı. Yetkililer, üssün geri alınmasının çok sayıda ABD askerinin ülkeye dönüşünü gerektireceğine ve bunun ciddi güvenlik ve lojistik sorunlarını beraberinde getireceğine dikkati çekti.

ABD yönetiminin, karalarla çevrili Afganistan’ın uzak coğrafyasında, çevresinden yalıtılmış dev askeri üssün yaratacağı güvenlik ve lojistik sorunlarına rağmen Bagram Havva Üssü’nü geri almak istemesi, küresel rakibi Çin’e karşı Avrasya kıta kütlesi üzerinde ileri karakola sahip olmayı ne kadar önemsediğini gösteriyor.” (Emre Aytekin, 19.09.2025, A.A.)

BÜYÜK GÜÇLERİN OYUN SAHNESİ : AFGANİSTAN

Batısında İran, güneyinde Pakistan, kuzeyinde Orta Asya Cumhuriyetleri ile komşu olan, kuzeybatı sınırları dar bir koridorla Çin’de kadar uzanan Afganistan, Avrasya kıta parçasındaki merkezi konumuyla, bir kez daha, büyük güç mücadelesinin sahnesi olmaya aday görünüyor.

Afganistan, tarih boyunca imparatorlukların hakimiyet mücadelesi verdiği, savaşlara, işgallere tanıklık eden bir coğrafya oldu. Yakın geçmişte, 1979-1989 yıllarında Sovyetler Birliğinin müdahalesi ve Afgan-Sovyet Savaşı’nın ardından ülkede iç savaş ve karışıklıklar sürdü. 11 Eylül terör saldırılarının ardından ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon güçlerinin 2001’deki askeri müdahalesinden 2021’deki çekilmeye dek ülke, 20 yıl daha işgal altında kaldı. (Emre Aytekin, 19.09.2025, A.A.)

Not: Fotoğraflar ve harita A.A’na aittir.

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için lütfen reklam engelleyicinizi kapatınız.