Akşam habbelerinde Karamürsel’de de yangın çıkarmışlardır. Çıkmıştır demiyorum. Çıkarmışlardır diyorum. Kim çıkarmıştır. VATAN HAİNLERİ çıkarmıştır. Vatan haini kimdir? Vatana zarar veren insan ve insanlardır. Peki, bu hainler görevlerini, yapıyorlar. Adı üstünde hain. Bu hainleri yakalayacak ve gerektiğinde cezalandıracak devlet ve devleti, yöneten hükümet nerede? Adliye nerede? Polis nerede? Jandarma ve asker nerede?
14 Mayıs 1950 de iktidara gelenler dâhili ve harici bedhahlar koalisyonudur. Bir daha iktidardan gitmediler. Cebren ve hile ile iktidarlarını sürdürdüler ve de sürdürmektedirler. O zaman 3 TL olan bir ABD doları bugün ( 16 Ağustos 2025) te 40.830.000 TL dir. Peki AKP nin iktidara getirildiği tarihte kaçtı. 1.320.000, İşte AKP+ MHP birlikteliği döneminde yapılan gaflet dalalet de budur. Ormanları yakan da budur. İnsanları sokağa döken de budur. Çocuklarımızın sofralarından yumurtalarını, sütlerini zor kullanarak alan da budur. Düşmanımız açık bütçelerdir. Açık bütçe yapanlar ve açık bütçelere geçit verenlerdir. Dünyanın hiçbir ileri, medeni ve zengin ülkesinde açık bütçe ve ENFLASYON yoktur NEDEN? Atatürk açık bütçeleri yasaklamıştır. NEDEN? İşte nedeni: Bugünkü savaşmalarımızın gayesi tam bağımsızlıktır. Bağımsızlığın bütünü ise ancak mali bağımsızlıkla mümkündür. Mali bağımsızlığın korunması için ilk şart bütçenin ekonomik bünye ile orantılı ve DENK olmasıdır
YAŞ’ta Diplomasız Generaller
Kur. Alb. ( E) Sayın Ümit Yalım, Söz Gazetesinde yer alan güncel öznel ve tarihe not düşen “ Yüksek Askeri Şurada Diplomasız Generaller Skandalı” başlıklı yazısı aşağıdaki, Adana “SÖZ” Gazetesinin linkindedir. Yazıda yer alan hususlar TSK lerindeki General/ amiral terfi ve atamaların artık gaflet ve dalaletle anılacak bir duruma gerilemiş olduğunun belirtileridir
Başta Cumhuriyet olmak üzere gazetelerimizin bu yazıyı kaynak göstererek Türk milletine duyurmalarını
TESUD’ un bütün bağlılarına duyurmasını ” BİRLİK” dergimizde yayınlamalarını, Cumhuriyet Gazetesi başta olmak üzere yerel gazetelerimiz tarafından Türk milletine duyurmalarının bu tarih sürecinde daha fazla önem kazanmıştır.
İşte mutlaka açılarak okunması gereken tarihe not düşülen ( E)Kur. Alb. Sayın Ümit Yalım’ın yazısı. Sunuyorum.
Denk Bütçeli Limana Yelken Açmak Zorundayız.
Açık Bütçelerin Anayasaya aykırılığı tartışılamayacak kadar açıktır. Bu açık bütçeler konusu artık DENK bütçeye geçerek gündemden tamamen kalkmalıdır. Atatürk’ün en önemli vasiyeti, de budur. Danıştay davamız için Konuyu yasal ve Anayasal açılardan inceleyen “ 2. SEVR Yolunda mıyız” başlıklı yazımızı geçen hafta yayınlamıştık. Önemlidir. Tekrar hatırlanmalıdır zira Cumhuriyetimiz her geçen gün bağımsızlığını yitirmekte ve Türk milleti her geçen gün tam manasıyla iflasa sürüklenmektedir. Geçen haftaki yazımızın başlığı sudur.” SEVR-2 Yolunda Mıyız?” bulun okuyun. Göreceklesiniz ki, açık bütçeler Anayasamıza A dan Z ye aykırıdır. Ama Sayın hükümetimiz AKP+MHP ortaklığındaki iktidarımız açık bütçeler yolundan DÖRTNALA koşmaya devam ediyorlar. Müslümanlığın üç, önemli ve temel Hadis-i Şerifi vardır.
- Beşlikten mezara bilim okuyun
- Bilim Çin’de bile olsa gidin alın.
- Komşunuz açken siz tok yatmayın.
Özellikle bu üçüncü Hadis- Şerifimizin içinde, şu emriler de yok mudur?
- Komşunuzu aç bırakılacak ona zarar varacak işler yapmayın
- Komşunuzu aç bırakacak kişi ve kuruluşları yurdunuzun içine almayın
- Komşunuzun düşmanlarınızla işbirliği yaparak sizi yutmalarına izin verecek işler ve ortaklıklar içinde bulunmayın.
Bilhassa işçi ve memur sendikaları geleneksel zam isteklerini yeniden gözden geçirmelidirler. Yeniden tekliflerini hazırlamalıdırlar. Bugüne kadar kuru zamlarla bir yere varılamadık. Zam ama nasıl ve ne kadar sorusunun cevabı bizi karanlıklardan kurtaracak DENK bütçeli, limanlara taşıyacaktır. Denk bütçeli limanlara varmadan Türk milletine huzur sağlık ve saadet gelemeyecektir. Hazreti Ali şöyle diyor “ Bilimle gidilmeyen yolun sonu karanlıktır”. 14 Mayıs 1950 de bilim dışı bir yol olan açık bütçelere girdik. Başımıza her türlü bela gelmiştir. Acılar yaşanmıştır. Açık bütçeler bütçe ve ekonomi bilimine aykırıdırlar. Kendi, ülkelerine açık bütçe yapılmasına izin vermeyen müstevlilerimizin yöneticileri bizi açık bütçelere zorlayanların kendileridir. İnsanoğlu çiğ süt emmiştir diye bir söz de vardır. İnsan bazen düşünmeden yapamıyor. Acaba diyoruz Atatürk’ün gaflet dalalet ve hatta….. diye tarif ettiği durakta mıyız?
